Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4740 - Karar Yıl 2007 / Esas No : 8078 - Esas Yıl 2006





Mahkemesi : İzmir 6.İcra MahkemesiTarih : 15.03.2006No : 818-136Yukarıda tarih ve numarası yazılı kararın temyizen tetkiki davacı (3.Kişi) vekili tarafından istenmiş, mahkemece ilamında belirtildiği şekilde isteğin reddine karar verilmiştir. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.Uyuşmazlık 3.kişinin İİK’nun 96. ve onu izleyen maddelerine dayalı istihkak davasına ilişkindir.Mahkemece haczin 3.kişi şirket çalışanı K. T.’ın huzurunda yapılmış olduğu ve davanın haciz tarihinden itibaren 7 günlük yasal süre geçtikten sonra açılmış olduğu gerekçesiyle istihkak davasının süre yönünden reddine karar verilmiştirTTK.nun 317. maddesinde “Anonim Şirket İdare Meclisi tarafından temsil olunur” hükmü uyarınca Anonim şirketlerde şirkeli temsile yetkili organ yönetim kuruludur. Üçüncü kişi T. D. Fabrikaları Anonim Şirketi’nin haczi öğrendiğinden sözedebilmek için, yönetim kurulu başkan veya üyelerinin yada şirketi temsil yetkisi verilen fabrika müdürü’nün haczi öğrendiğinin tesbiti gerekir.Somut olayda haciz sırasında hazır bulunan K. T. davacı şirketin inşaat işleri ile ilgili danışman olarak çalışanı olduğu, yedi emin olarak haczedilen menkullerin teslim edildiği İ. D.’nin ise şirket işçisi olduğu ve bu kişinin haciz işlemini şefi olan T. E.’e bildirdiği anlaşılmaktadır. Haciz sırasında hazır bulunan bu kişilerin öğrenmesi ile davacı T. D. Fabrikaları Anonim Şirketi’nin haczi öğrendiğinden söz edilemez. Davacı T. D. Fabrikaları Anonim Şirketi dava dilekçesinde 21.07.2001 tarihinde haczi öğrendiğini beyan etmiş ve buna göre 7 gün içersinde davayı açmıştır. Davalı alacaklının, T. D. Fabrikaları Anonim Şirketi’nin daha önce haczi öğrendiğine dair kanıt sunamamış olması nedeni ile davanın süresinde açıldığının kabulünün gerekeceği Dairemizin giderek Yargıtay’ın yerleşmiş görüşlerindendir. Bu nedenle davanın süresinde açıldığının kabulü ile işin esasının incelenmesi gerekirken mahkemece davanın süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.O halde, davacı 3.kişinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve karar bozulmalıdır.SONUÇ : Kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 19.03.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.