Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4739 - Karar Yıl 2008 / Esas No : 9410 - Esas Yıl 2007





Mahkemesi : Bursa 1.İş MahkemesiTarih : 16.01.2007No : 1217-2Davacı, iş kazası sonucu malüliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesi davasının yapılan yargılaması sonunda; ilamda yazılı nedenlerle gerçekleşen 15.000.00 YTL maddi ve manevi tazminatın yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine ilişkin hükmün süresi içinde temyizen incelenmesi davalılar vekillerince istenilmesi ve davalılardan G.A.Ş. vekilince de duruşma talep edilmesi üzerine, dosya incelenerek, işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 25.03.2008 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü davalılardan G. A.Ş. vekili Av. B.A.ile karşı taraf vekili Av.I. O. geldiler. Diğer davalılar adına kimse gelmedi. Duruşmaya başlanarak hazır bulunan Avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek aynı gün Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.Dava 18.06.2001 tarihinde meydana gelen zararlandırıcı sigorta olayı sonucu 43 yaşında elektrik yanığına bağlı olarak % 23,00 oranında sürekli iş göremezliği oluşan sigortalının maddi ve manevi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir.Mahkemece davacının maddi ve manevi tazminat talepleri kabul edilmiştir.Karar süresinde davalılar tarafından temyiz edilmiştir.HUMK 73.maddesi yasanın gösterdiği istisnalar dışında Hakim’in iki tarafı dinlemeden yada iddia ve savunmalarını açıklamaları için yasal şekillere uygun olarak davet etmedikçe karar verilemeyeceğini düzenlemiştir.Somut olayda dava dilekçesi ile duruşma gününe ilişkin olarak davalılardan G.AŞ’ne “Bursa Ticaret ve Sanayi Odası inşaatı M.cadde 2.sokak B.” adresine mahkemece gönderilen tebligatın, “Firmanın işini bitirip adresten ayrıldığına” ilişkin açıklama ile iade edilmesi üzerine mahkemece davalının ticaret sicilinde kayıtlı bulunan adresinin araştırıldığı, Bursa Ticaret Sicil Memurluğunca G.İnşaat Taahhüt ve Ticaret AŞ’nin adresinin “A.caddesi Ş.apartmanı No:47/25” olduğu, “O. asfaltı üzeri B.kavşağı yanı bila numara B.ve G. mahallesi N.caddesi No.107 B.” adreslerinde ek işyerlerinin bulunduğunun bildirilmesi üzerine “G.mahallesi N.caddesi No.107 B.” adresine dava dilekçesinin ve duruşma gününün Tebligat kanununun 35.maddesine göre tebliği edildiği ve bu şekilde taraf teşkili sağlandıktan sonra yargılamanın sürdürülerek sonuçlandırıldığı anlaşılmaktadır.7201 sayılı Yasa'nın 35/son maddesine göre; Daha önce tebligat yapılmamış olsa bile, taraflar arasında yapılan, imzası resmi merciler önünde ikrar olunmuş sözleşmelerde belirtilen adresler ile kamu kurum ve kuruluşları ve kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarına, ticaret sicillerine ve esnaf ve sanatkârlar sicillerine verilen en son adreslerdeki değişiklikler hakkında da 35.madde hükümlerinin uygulanacağı düzenlenmiştir.Öte yandan Tebligat Tüzüğünün 55 ve 28 maddelerinde uygulamanın nasıl yapılacağı açıklanmıştır. Buna göre 35.madde gereğince tebligat yapılabilmesi için önce; muhataba daha önce tebligat yapılan ya da somut olaydaki gibi ticaret sicilinde yazılı bulunan adrese çıkarılan tebligat üzerine tebliğ memuru 28 inci maddenin ilk fıkrasındaki usule göre yeni adresi tespit ederse aynı maddenin üç ve dördüncü fıkraları mucibince ve son fıkrasındaki hal vaki ise 30 uncu Maddeye tevfikan muamele yaparTebliğ memuru bu suretle muhatabın yeni adresini tespit edemezse, tebliğ evrakı, çıkaran mercie iade edilir. Bu mercie muhatabın yeni adresi bir diğer alakalı tarafından bildirilirse, tebliğ evrakı o adrese gönderilir. Aksi takdirde mercice tahkik muamelelerine tevessül olunmayarak bu Tüzüğe ekli 6 numaralı örneğe göre düzenlenecek tebliğ evrakının bir nüshası eski adrese ait kapıya talik ettirilir. Eski adresin kapısına talik tarihi, tebliğ tarihi sayılır. Somut olayda anılan Yasa'nın ve Tüzüğün aradığı bu şartlar yerine getirilmemiştir. Gerçekten davalı işyerinin adresi; ticaret sicili kayıtlarına göre, A.caddesi Ş. apartmanı No: 47/25 B.’dır. Mahkemece ticaret sicili adresine tebligat çıkarılarak tebligat memurunun Tüzüğün 55 ve 28.maddelerinin kendine yüklediği araştırma görevini gereğince yapmasına imkân tanımadan doğrudan üstelik ek işyeri adresine Tebligat Kanunun 35.maddesine göre yapılan tebligatın geçersiz olduğu açıktır.Kaldı ki dosya içerisindeki sözleşmeler sicil kayıtları ve tüm dosya kapsamına göre gerek davacı vekili gerekse mahkemenin tebligat yapılacak gerçek adresi bilebilecek durumda oldukları ortadadır. Nitekim davacın dahi bu adresten haberdar olduğu, ilamın infazı için icra emrinin anılan adrese gönderildiği temyiz dilekçesi ekindeki tebligat parçasında görülmektedir Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın ve özellikle G.İnşaat Taahhüt ve Ticaret AŞ’nin davayı ve husumeti kabul ederek, usule ve esasa ilişkin itirazlarının bildirdiğinin anlaşılmasına göre, usulüne uygun taraf teşkili yapılmadan HUMK’nun 73.maddesine aykırı biçimde işin esasına girilerek yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.O halde, davalı G.İnş.Taahhüt ve Ticaret AŞ’nin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, davalılardan G. A.Ş. yararına takdir edilen 550.00 YTL. duruşma Avukatlık parasının karşı tarafa yükletilmesine, temyiz harcının istek halinde davalı G.'a iadesine, bozmanın kapsamına göre G.İnşaat Taahhüt ve Ticaret AŞ ile diğer davalıların sair temyiz itirazlarının ileride incelenmesine 25.03.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.