Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4678 - Karar Yıl 2006 / Esas No : 1871 - Esas Yıl 2006





Mahkemesi : İstanbul 4.İş MahkemesiTarih : 29.12.2005No : 1030-1107Davacılar, murisinin iş kazası sonucu ölümünden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.Hükmün taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.1-Karar başlığında davacılardan H. E.’nin isminin maddi hata sonucu yazılmamış olması H.U.M.K.’nun 459. maddesi gereğince her zaman düzeltilmesi mümkün bulunmasına göre bozma nedeni sayılmamasına,2-Hakimin son oturumda tutanağa yazdırıp tefhim ettiği karar, esas karar olup, sonradan yazılan gerekçeli kararın bu karara aykırı olmaması gerekir. Oysa, zaptın 29.12.2005 g??nlü oturumda tefhim edilen kısa karar ile gerekçeli kararın aykırı olduğu zaptın ve kararın incelenmesinden açıkça anlaşılmaktadır. Gerçekten, 24.06.2002 tarihli dava dilekçesi ile 18.06.2003 havale tarihli açıklama dilekçesinde, davacı çocuklar R. ve H. için ayrı ayrı 150.000.000.-TL (150,00.-YTL) destekten yoksun kalma tazminatı isteminde bulunulmuş, kısa kararda davacıların bilirkişi raporunda yapılan hesaba göre destekten yoksun kalma tazminatları yönünden davalarının F. E. dışındaki davacılar yönünden açıklama dilekçesinde belirtilen rakamlar gözetilerek kabulüne karar verilmesine rağmen, gerekçeli kararın hüküm fıkrasında davacı çocuklar R. ve H. yönünden olumlu veya olumsuz bir karar verilmemiştir. Bu durumda, konuyla ilgili 10.4.1992 günlü ve 1991/7 Esas, 1992/4 Karar sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca bu aykırılığın giderilmesi suretiyle gerçeğe ve hukuka uygun bir karar verilmesi gereği açıktır. Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin yazılı biçimde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O halde, tarafların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre tarafların diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, temyiz harcının istek halinde temyiz edenlere iadesine, 04.05.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.