MAHKEMESİ : Antalya 6. İş MahkemesiTARİHİ : 19/07/2013NUMARASI : 2012/463-2013/164Davacı, ürün alıcısı S.. B.. tarafından düzenlenip Kuruma verilen 1996/Nisan tarihli tevkifat belgesinde H.. A.. adına yapılan kesintinin Ahmet ve Emine oğlu 24/12/1954 doğumlu H.. A..'ya ait olduğunun tespitine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. K A R A R 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davalı Kurumun, aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine, 2-Dava, ürün alıcısı S.. B.. tarafından düzenlenen 1996/Nisan ayı tarihli çiftçi primleri tevkifat bildirimi belgesinde H.. A.. adına yapılan kesintinin davacıya ait olduğunun tespiti istemine ilişkindir.Mahkemece, hükümde yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir. Somut olayda, davacının 01/01/2004-26/06/2011 tarihleri arasında 2926 sayılı Yasa kapsamında Tarım Bağ-Kur sigortalısı olarak kayıt ve tescil edildiği, S.. B.. tarafından düzenlenen 1996/Nisan ayı tarihli “ Bağ-Kur Çiftçi Primleri Tevkifat Bildirimi” başlıklı listede H.. A..'nın teslim ettiği ürün bedellerinden prim kesintisi yapıldığı, davalı Kurumca söz konusu listede alt kimlik bilgilerinin bulunmaması ve birden fazla H.. A.. olması nedeniyle işlem yapılamadığının bildirildiği, H.. A.. isimli 8 adet farklı nüfus kayıt bulunduğu anlaşılmış olup, mahkemece 1996/Nisan ayında yapılan prim kesintisinin davacıya ait olup olmadığı yönünde usulünce araştırma yapılmadan yazılı şekilde hüküm kurulması hatalı olmuştur. Yapılacak iş, doğum ve ölüm tarihleri gözönüne alınarak H.. A.. isimli kişilerden 1996/Nisan ayındaki kesintinin sahibi olabilecek kişileri belirleyerek, bunların sigortalılıklarına ilişkin belgeleri getirtmek ve beyanlarına başvurarak, kesintinin davacı adına yapılıp yapılmadığı hususu tereddütsüz olarak belirlendikten sonra sonucuna göre karar vermekten ibarettir. O halde, davalının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ:Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 11/03/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.