Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4247 - Karar Yıl 2009 / Esas No : 1356 - Esas Yıl 2009





MAHKEMESİ: Konya 1. İş MahkemesiTARİHİ: 04/03/2008NUMARASI: 2006/1792-2008/182Davacı, ilk kesinti tarihinden itibaren tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespitine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir.Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.1-Dosyadaki yazılara toplanan delillere hükmün dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki sair temyiz itirazlarının reddine.2-Dava davacının ilk kesinti tarihini takibeden aybaşından itibaren tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tesbitine ilişkindir.Mahkemece davacının 31.3.1996-30.4.1998 tarihlerinde satılan ürünlerden başka tarımla iştigal ettiğine dair belge olmadığından davanın reddine karar verilmiştir. Davanın yasal dayanağını oluşturan 2926 sayılı Yasa’da 506 sayılı Yasa’nın 79.maddesine koşut geçmiş tarım Bağ-Kur hizmetlerinin tesbitine ilişkin bir düzenleme mevcut değildir. 2926 sayılı Yasa’nın 7. maddesi hükmüne göre, bu yasaya göre sigortalı sayılanlar, sigortalı sayıldıkları tarihten itibaren en geç üç ay içinde Kurum’a başvurarak kayıt ve tescillerini yaptırmak zorundadırlar. Anılan Yasa’nın 5. maddesi ile 7. madde de belirtilen süre içinde kayıt ve tescillerini yaptırmayan sigortalıların hak ve yükümlülüklerinin kayıt ve tescil edildikleri tarihi takip eden aybaşından itibaren başlayacağı hükmü getirilmiştir. 2926 sayılı Yasa’nın 2. ve 3. maddeleri kapsamında, kendi nam ve hesabına tarımsal faaliyette bulunanlardan yasanın uygulanma tarihinde 58 yaşını dolduran kadınlarla, 60 yaşını dolduran erkekler dışındakiler bakımından tarım Bağ-Kur sigortalılığı zorunlu sigortalılık niteliğinde bulunmaktadır.Başka bir ifade ile sigortalı olmak hak ve yükümlülüğünden vazgeçip kaçınmak mümkün değildir. Diğer yandan resen tescil başlığını taşıyan 9.maddeye göre bu yasa kapsamında sigortalı sayılanların sigortalılıklarının başladığı tarihten itibaren 3 ay içinde Kurum’a kayıt ve tescilini yaptırmayanların tescil işlemlerinin Kurum’ca re’sen yapılması gerekmektedir. 2926 sayılı Yasa’nın 36.maddesi kapsamında Kurum’un prim alacaklarını Bakanlar Kurulu Kararı ile ürün bedellerinden tevkifat suretiyle tahsil etmesi mümkündür. Bu bağlamda 2.madde kapsamına girenlerin belirtilen şekilde prim borçlarının ürün bedellerinden tevkifat suretiyle kesilerek Bağ-Kur’a ödenmesi halinde kayıt ve tescil için kurum’a başvuru olmasa dahi bahse konu biçim de prim ödenmesi suretiyle kayıt ve tescil konusundaki iradelerini ortaya koydukları tartışmasızdır. Bağ-Kur’un iş bu prim ödenmesine rağmen, sigortalıyı re’sen kayıt ve tescil etmemesi yasanın kendisine yüklediği re’sen tescil mükellefiyetine aykırılık teşkil etmektedir. 2926 sayılı Yasa’nın 10.maddesine göre kayıt ve tescil işlemlerinde Valilik, Kaymakamlık, Özel İdare, Belediye, Muhtarlık ve Nüfus İdareleri kayıtları ile diğer kamu kurum ve kuruluşlarının, kanunla kurulu meslek kuruluşlarının, tarım satış kooperatifler kanununa göre kurulan pancar ekicileri İstihsal Kooperatifleri ile Birliği, T.Şeker Fabrikaları Anonim Şirketi ve tarım kesimine yönelik faaliyette bulunan milli bankaların kayıtlarının esas alınacağı bildirilmiştir. Bu kayıtların tarımda kendi adına ve hesabına bağımsız çalışmanın yasal karinesi olduğu ortadadır. Yapılan incelemede, davacının sattığı ürün bedelinden ilk prim kesintisinin 31.3.1996 tarihinde yapıldığı, 30.4.1998 tarihinde Bağ-Kur prim kesintisi bulunduğu, Ziraat Odasına Tarım Kredi Kooperatifi'ne üye olmadığı, 2004 yılında aldığı 3732 m² tapuda kayıtlı arazisinin olduğu, zabıta araştırmasında 1995-1996 yıllarında 2 yıl pancar ektiği, 2 yıldan beri temizlik şirketinde çalıştığının beyan edildiği, 506 sayılı Yasa'ya tabi, 1997 yılında 50 gün, 1998 yılında 345 gün, 1999 yılında 332 gün, 2000 yılında 154, gün 2002 yılında 114 gün, 2003 yılında 360 gün, 2004 yılında 360 gün, 2005 yılında 360 gün, 2006 yılında 360 gün zorunlu sigortalı çalışmalarının bulunduğu, tanık beyanı, zabıta araştırması ve şeker fabrikasınca yapılan kesintiler nazara alındığında Pancar Kooperatif Kaydı ortaklık kaydının varsa başlangıç ve bitiş tarihlerinin sorulması için geri çevirme kararının gereğinin yerine getirilmediği anlaşılmaktadır.Mahkemece pancar ürünü tesliminden dolayı kesilen Bağ-Kur primi nedeniyle ilk kesintiyi takip eden aybaşı olan 1.4.1996-31.12.1996 tarihleri arasındaki döneme ilişkin istemin kabulüne karar verilmesi gerekirken reddine karar verilmiş olması, 1.1.1997 tarihinden sonra ise davacının şeker pancarı üreticisi olduğu nazara alınarak varsa pancar koopertifine ortaklık kaydının başlangıç ve bitiş tarihlerinin araştırılarak tüm delillerle birlikte değerlendirmek ve SGK'na tabi zorunlu sigortalı olduğu sürelerde nazara alınmak suretiyle hüküm kurmak gerekirken noksan araştırma ve yanılgılı değerlendirme sonucu hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.O halde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 23.3.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi.