MAHKEMESİ: Aydın 1. İş MahkemesiTARİHİ: 20/11/2007NUMARASI: 2006/1290-2007/1149Davacılar, murisinin prim borcundan dolayı çıkartılan ödeme emrinin iptali ile haczin kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir.Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.1-Dosyadaki yazılara toplanan delillere hükmün dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalı Kurum vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki sair temyiz itirazlarının reddine,2-Dava, davacıların murisi H.G.'ün davalı Kuruma prim borcundan dolayı Kurumca yapılan takibatlarla ilgili olarak çıkartılan ödeme emirleri sonucu murise ait evin haczedilemeyeceği, yapılan haczin kaldırılması istemine ilişkindir. Yapılan incelemede davacılar murisi H.G.ün Kuruma olan prim borcu nedeniyle 2000/2240, 2000/4835, 2005/5268 takip sayılı ödeme emirleri çıkartıldığı, yapılan hacizler sonucunda davacıların oturduğu binanın taşınmaz kaydına 14.4.2001 tarihinde haciz konduğu davacıların oturdukları bu binadan başka oturacak meskenlerinin bulunmadığı, davacılar murisinin 24.3.2005 tarihinde öldüğü Nazilli Sulh Hukuk Mahkemesinde 2005/6 Esas sayılı Tereke davasının olduğu, mirasçılar tarafından haczin bu davanın görülmesi sırasında öğrenildiği beyan edilerek 11.5.2005 tarihinde meskeniyet iddiasında bulunulduğu, ayrıca Nazilli Sulh Hukuk Mahkemesi'nde 2005/322 Esas sayılı mirasın reddi davası açıldığı davanın halen derdes olduğu görülmüştür.Uyuşmazlık davacılar murisinin 506 sayılı Yasa'nın 80. Maddesine göre prim borcu nedeniyle 6183 sayılı Yasa'ya hükümleri nazara alınarak çıkartılan ödeme emirlerinden dolayı 6183 sayılı Yasa'nın 70/11. maddesi uyarınca borçlanma halinde münasip evinin haczedilip haczedilemeyeceği noktasında toplanmaktadır. Bu haliyle meskeniyet iddiasında bulunma hakkı borçluya dolayısıyla da mirasçılarına düşmektedir. (HGK. 3.7.1996-12/446-536 kararı da bu yöndedir.).Somut olayda davacıların açtığı tereke davası ile mirasın reddi davasının henüz sonuçlanmadığı Nazilli Sulh Hukuk Mahkemesinde görülmekte olduğu, mirasın reddi davasının ve tereke dosyasının incelenmesi gereği açıktır.Mahkemece Nazilli Sulh Hukuk Mahkemesinin 2005/6 Esas sayılı ve 2005/322 Esas sayılı dava dosyalarının getirtilip incelenerek ve bu davaların sonucu beklenerek çıkacak sonuca göre tüm deliller birlikte değerlendirilerek bir karar vermek gerekirken noksan inceleme ve araştırma sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.O halde, davalı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 23.3.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi.