MAHKEMESİ : Soma İş MahkemesiTARİHİ : 26/12/2006NUMARASI : 2002/9-2006/53Davacı, murisinin iş kazası sonucu ölümünden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.Hükmün davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici nedenlere ve özellikle kemyiz edenin sıfatına göre, davacılardan M.Y.'ın tüm davacı H.Y.'ın aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine 2- Dava, davacıların yakınları olan sigortalının 12.03.2000 tarihinde iş kazası sonucu ölümü nedeniyle uğradıkları maddi ve manevi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece davacıların maddi tazminat istemlerinin reddine ve manevi tazminat istemlerinin de kabulüne karar verilmiştir. Dava, nitelikçe Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanmayan zararın giderilmesi istemine ilişkindir. 506 sayılı Yasa'nın 27. ve müteakip maddelerinde işverenin iş kazasını en geç iki gün içinde Sosyal Sigortalar Kurumuna bildirmekle yükümlü olduğu, haber verme kağıdındaki bildirilen olayın iş kazası sayılıp sayılmayacağı hakkında gerekirse Kurum'ca soruşturma yapılabileceği ve varılan sonucun en geç üç ay içinde ilgililere yazı ile bildirileceği bildirilmiştir. Diğer yandan, Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanmayan zararın ödetilmesine ilişkin davalarda (tazminat davaları) öncelikle haksız zenginleşmeyi ve mükerrer ödemeyi önlemek için Kurum tarafından sigortalıya bağlanan gelirin peşin sermaye değerinin tazminattan düşülmesi gerektiği Yargıtay’ın oturmuş ve yerleşmiş görüşlerindendir.29.07.2003 tarihli 4958 sayılı Yasa'nın 35. maddesi ile 506 sayılı Yasa'nın 24. maddesindeki " geçimi sigortalı tarafından sağlandığı belgelenen" ibareleri değiştirilerek yerine" sosyal güvenlik kuruluşlarına tabi çalışmayan ve bunlardan her ne ad altında olursa olsun gelir ve aylık almayan " ibareleri getirilmiştir. Davacı baba sosyal güvenlik kurumlarından gelir aldığına göre iş kazasında ölen oğlundan dolayı iş kazası sigorta kolundan ölüm aylığı alması ve dolayısıyla destekten yoksun kalması söz konusu değildir. Bu nedenle Mahkemece davacı babanın maddi tazminat talebinin reddine karar verilmesi doğrudur. Ancak davacı annenin herhangi bir sosyal güvenlik kurumuna tabi bir çalışmasının bulunmadığı, buralardan aylık ve gelir almadığı ve gelir bağlanması için de Sosyal Güvenlik Kurumu’na başvurmadığı dosyadaki bilgi ve belgelerden anlaşılmaktadır. Somut olayda sigortalının ölümüyle sonuçlanan olayın Sosyal Güvenlik Kurumunca iş kazası sayılıp sayılmadığı giderek davacı anneye iş kazası sigorta kolundan ölüm geliri bağlanıp bağlanmadığı ön sorundur.Dosyadaki bilgi ve belgelerden mahkemece olayın Sosyal Güvenlik Kurumunca iş kazası olarak kabul edilip edilmediği konusunda bir araştırma yapılmadığı Sosyal Güvenlik Kurumundan bu hususun sorulup varsa iş kazası tahkikat evrakının getirtilmediği yalnızca davacılara gelir bağlanıp bağlanmadığının kurumdan sorulduğu, kurumca da bir aylık tahsis işleminin rastlanmadığının bildirildiği görülmektedir. Yapılacak iş öncelikle Sosyal Güvenlik Kurumundan olayın iş kazası olarak kabul edilip edilmediğini sormak, iş kazası konusunda davalı kurumca olayrdan haberdar olunmadığından bir işlem yapılmadığının anlaşılması halinde hak sahibi anneye iş kazasını ihbar etmesi giderek iş kazasında ölen oğlundan dolayı gelir bağlanması için Sosyal Güvenlik Kurumu’na başvurması, gelir bağlanmaması halinde tespit dava açması hususunda önel verilmesi ve verilen önelin sonucuna göre karar verilmesi gerekir. Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O halde, davacıların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacı H.Y.ın maddi tazminatın hesabına ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, temyiz harcının istek halinde davacılara iadesine, 17.01.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.