MAHKEMESİ: Sivas İş MahkemesiTARİHİ: 02/05/2007NUMARASI: 2005/448-2007/262Davacı, iş kazası sonucu malüliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.Hükmün taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. I-Dosyadaki yazılara,toplanan delillere,hükmün dayandığı gerektirici sebeplere ve temyiz kapsamına göre davalının tüm, davacının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Dava, iş kazası sonucu beden güç kaybına uğrayan işçinin maddi ve manevi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece maddi tazminat isteminin reddine, manevi tazminat isteminin kısmen kabulüne karar verilmiştir. Dosyadaki kayıt ve belgelerden davacının 11.1.2005 tarihinde davalıya ait işyerinde geçirdiği iş kazası sonucu sol el 3-4 parmak distal falanx distalinde sob total amputasyon sonucu 11.1.2005 11.1.2005-6.4.2005 tarihleri arasında raporlu olduğu, SSK.'ca bu dönem için kendisine geçici işgöremezlik ödeneği ödendiği ve SSK.Tedavi Hizmetleri ve Maluliyet Dairesi Başkanlığınca %8.1 oranında sürekli iş göremez duruma geldiğine karar verildiği anlaşılmaktadır.Uyuşmazlık, maddi tazminatın belirlenmesi noktasında toplanmaktadır. Tazminatın saptanmasında ise; zarar ve tazminata doğrudan etkili olan işçinin net geliri, bakiye ömrü, iş görebilirlik çağı, iş görmezlik ve karşılık kusur oranları, Sosyal Sigortalar tarafından bağlanan peşin sermaye değeri gibi tüm verilerin hiçbir kuşku ve duraksamaya yer vermeyecek şekilde öncelikle belirlenmesi gerektiği tartışmasızdır. Öte yandan tazminat miktarı; işçinin olay tarihindeki bakiye ömrü esas alınarak aktif ve pasif dönemde elde edeceği kazançlar toplamından oluştuğu yönü ise söz götürmez. Başka bir anlatımla, işçinin günlük net geliri tesbit edilerek bilinen dönemdeki kazancı mevcut veriler nazara alınarak iskontolama ve artırma işlemi yapılmadan hesaplanacağı, bilinmeyen dönemdeki kazancının ise; yıllık olarak % 10 arttırılıp % 10 iskontoya tabi tutulacağı, 60 yaşına kadar (aktif) dönemde, 60 yaşından sonrada bakiye ömrüne kadar (pasif) dönemde elde edeceği kazançların ortalama yöntemine başvurulmadan her yıl için ayrı ayrı hesaplanacağı Yargıtay'ın oturmuş ve yerleşmiş görüşlerindendir. Yapılacak iş uzman bilirkişi aracılığı ile davacının maddi zararını tespit ettirip sonucuna göre karar vermekten ibarettir. Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin davacının maluliyet oranının %10'un altında olması ve Sosyal Sigortalar tarafından gelir bağlanmaması nedeni ile maddi tazminat talebinin reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.O halde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine , 10.03.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.