Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 3773 - Karar Yıl 2009 / Esas No : 6105 - Esas Yıl 2008





MAHKEMESİ: Gaziantep 2. İş MahkemesiTARİHİ: 07/03/2008NUMARASI: 2006/1491-2008/109 Davacı, Kurum kayıtlarında 01.07.1933 doğumlu M.oğlu Ş.Ş. adına geçen ve ... sigorta sicilinde kayıtlı tarım Bağ-Kur sigortalılığının kendisine ait olduğunun tespitine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.Hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.Davacı, Kurum kayıtlarında 01.07.1933 M. oğlu Ş.Ş. adına "..." sigorta sicilinde kayıtlı tarım Bağ-Kur sigortalılığının kendisine ait olduğunun tespitini istemiştir.Mahkemece, istemin kabulü ile "..."nolu tarım Bağ-Kur sigortalısı Ş.Ş.'ın sigortalı bildirgesindeki adının "S.Ş." "M." olan baba adının "M." doğum tarihinin 01.04.1929 olarak düzeltilmesine ve sigortalılık giriş bildirgesinin davacıya ait olduğunun tespitine karar verilmiş ise de varılan bu sonuç eksik inceleme ve araştırmaya dayalı olduğundan yerinde değildir.Gerçekten, davacının kendisine ait olduğunu iddia ettiği "..." sigorta sicil nosunda kayıtlı olan şahıs ile nüfus kimlik bilgileri farklıdır. Bu tür davalarda gösterilmesi gereken özen gereğince sağlıklı bir sonuca ulaşılabilmesi için olabildiğince araştırma yapılması gerektiği açıktır. Kişilerin Sosyal güvenliği Anayasal bir hak olup güvence altında bulunduğu bu tür aidiyet davalarında da hizmetin gerçekten davacıya ait olup olmadığının tespitinin çok önemli olduğu açıktır.Somut olayda, M.oğlu 01.04.1929 N.-Y. Köyü nüfusuna kayıtlı davacı S. Ş.'ın dinlenen tanık beyanı ile aynı köyde "Ş.Ş." olarak tanındığı, bu isimde başka birinin yaşamadığı sonucuna varılmış ise de dosyaya ekli Cumhuriyet Savcılığı aracılığı ile yapılan araştırma sonunda düzenlenen 15.11.2007 tarihli tutanakta aynı köyde, M.oğlu 01.07.1933 doğumlu Ş. Ş.ın halen yaşadığı ve hayatta olduğu duruşmada tanık olarak da dinlenen Köy muhtarı G. K.'un da imzası ile doğrulanarak mahkemeye bildirilmiştir. Bu durumda "Ş. Ş." isimli başka bir kişinin aynı köyde yaşadığı sonucu çıktığı halde mahkemece bu yönde hiç araştırma yapılmadan tarım Bağ-Kur sigorta hizmetlerinin davacıya aidiyetine karar verilmesi eksik inceleme ve araştırmaya dayalı olduğundan yerinde değildir.Yapılacak iş ; Davacının nüfusa kayıtlı olduğu Nizip- Yağmuralan köyünde 01.07.1933 doğumlu "Ş.Ş." adında başka birisinin yaşayıp yaşamadığı ilgili Nüfus Müdürlüğünden yeniden karşılaştırmalı olarak sormak, Cumhuriyet Savcılığı aracılığı ile yeniden araştırma yapılarak "Ş.Ş." adında birisinin yaşadığı tespit edildiği takdirde de bu kişiyi yöntemince davaya dahil edip açıkça beyanını almak "...." nolu sigorta sicil dosyasının aslını Kurum'dan isteyip davacının yaşı da dikkate alınarak belirlenecek tanıkları, davacının açık kimliği ve sigortalılığına ilişkin olarak dinlemek, davacının varsa tarım Bağ-Kur sigortalılığına esas 2926 sayılı Yasa'nın 10. maddesinde belirlenen kayıtlarını isteyip dosyaya eklemek, kısaca davaya konu aidiyeti istenen sigortalılığın davacıya ait olup olmadığını hiç bir kuşku ve tereddüde yer vermeyecek şekilde tespit edip sonucu gereğince bir karar vermekten ibarettir.Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular dikkate alınmaksızın eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmektedir.O halde, davalı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 16.03.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi.