Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 3644 - Karar Yıl 2009 / Esas No : 16778 - Esas Yıl 2008





MAHKEMESİ : Lüleburgaz 1. Asliye Hukuk (İş) MahkemesiTARİHİ : 31/07/2008NUMARASI : 2008/156-2008/551Davacı, iş kazası sonucu malüliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.Hükmün, davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.Dava, davacının 20.03.1997 tarihinde davalıya ait işyerinde geçirdiği iş kazası nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir.Mahkemece ATK Başkanlığının 26.10.2007 tarihli raporu ile davacının iş kazası nedeniyle yüzünde meydana gelen yaralanmanın sabit eser niteliğinde olduğunun anlaşılması ve Kurum tarafından işgöremezlik oranının tesbit tarihi dikkate alınarak zamanaşımı süresinin dolmadığı gerekçesiyle istemin kısmen kabulü ile 3.000 TL manevi tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmiştir.Sürekli işgöremezlik nedeniyle uğranılan maddi ve manevi zararların giderilmesine ilişkin tazminat davalarında; zamanaşımı süresi, Borçlar Kanunun 125.maddesi gereğince haksız fiilin meydana geldiği tarihten itibaren 10 yıldır. Somut olayda, zararlandırıcı sigorta olayının 20.03.1997 tarihinde meydana geldiği davanın ise, 10.03.2008 tarihinde açıldığı ortadadır. Hal böyle olunca, davada yukarıda sözü geçen maddenin öngördüğü 10 yıllık zamanaşımı süresinin gerçekleştiği açıktır.Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın istemin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçelerle istemin kısmen kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.O halde, davalıların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ : Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalıların öteki itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, temyiz harcının istek halinde davalılara iadesine,12.03.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi.