Davacı, prim borçlarından sorumlu olmadığının, dört adet ödeme emrinin iptaline karar verilmesini istemiştir.Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve tetkik hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre davalı Kurum'un aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine,2-Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacının, şirket üst düzey yöneticisi olarak anonim şirketin prim borçlarından sorumlu olup olamayacağına ilişkindir. Mahkemece, davacının takip tarihinde borçlu anonim şirketi temsile yetkili olmadığı, yönetim kurulu üyesi olmadığı, sadece bir ortak olduğu gerekçeleriyle şirketin borçlarından sorumlu tutulmamasına karar verilmiş ise de, varılan bu sonuç, usul ve yasaya uygun bulunmamaktadır.Gerçekten, davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı yasanın 80/II.bendi hükmüne göre, tüzel kişiliği haiz bir özel kuruluşta görev yapan bir kişinin primlerin ödenmesinden işverenle birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu olabilmesi için, primlerin tahakkuk ve ödenmesinde yetkili üst düzey yöneticisi olması zorunludur. Öte yandan, Türk Ticaret Kanununun 317. maddesi uyarınca bir anonim şirketin temsil ve yönetimi aynı zamanda karar organı olarak yetkili yönetim kurulunca yerine getirilmektedir. Her iki hükmün birlikte değerlendirilmesi durumunda, bir anonim şirket yönünden primlerin ödenmesinde, sorumlu üst düzey yöneticiden söz edebilmek için bu kimsenin yönetim kurulunda başkan veya başkan yardımcısı gibi unvan taşıması veya imza yetkisine sahip üye olması veya şirketin yönetiminde parasal konularda yetkili genel müdür, finansman veya muhasebe müdürü gibi üst düzeyde sorumluluk taşıyan görevli olması gerekir. Bunun dışında kalan ve şirketin idare veya mali işlerinde doğrudan söz sahibi veya yetkili olmayan, karar organında yer almayan kişilerin işverenle müşterek sorumluluğu düşünülemez. Şirkette görevli bir kimsenin belli konularda imza sahibi olması da bu zorunluluğu ortadan kaldırmaz.Dava konusu olayda, dava dışı A……Entegre Gıda San. ve Tic. A.Ş.'nin prim borcu ve ferilerinin 1999/07 ila 2002/05 dönemine ait olduğu ortadadır. 17.04.1998 tarihli ticaret sicili gazetesindeki ilandan, davacının, imza yetkisine sahip yönetim kurulu başkan yardımcısı ve genel müdür olduğu anlaşılmaktadır. 05.10.2000 ve 18.04.2001 tarihli ticaret sicili gazetelerindeki ilanlarda ise, davacının, yönetim kurulu üyesi olmasına rağmen, imza yetkisi bulunmadığı ve başka bir unvanı da olmadığı görülmektedir. Bu durumda, davacının imza yetkisine sahip yönetim kurulu başkan yardımcısı ve genel müdür olduğu döneme ait prim borçlarından ve ferilerinden sorumlu olduğu açık-seçiktir. Hal böyle olunca, davacının üst düzey yöneticilik yaptığı (imza yetkisine sahip yönetim kurulu başkan yardımcısı ve genel müdür olduğu) dönem ile sınırlı olarak prim borcu ve ferilerinden sorumlu tutulmasına karar verilmesi gerekirken, aksine düşüncelerle yazılı şekilde davanın tümünün kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. O halde, davalı Kurum'un bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 06.04.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.