MAHKEMESİ: İzmir 2. İş MahkemesiTARİHİ: 10/06/2009NUMARASI: 2005/839-2009/209Davacı, iş kazası sonucu maluliyetinden doğan maddi tazminat ile bakıcı ücretinin ödetilmesi davasının yapılan yargılaması sonunda; ilamda yazılı nedenlerle maddi tazminat talebi karşılanmış olduğundan reddine, 3.587,46 TL harcama bedeli ile 23.000.00TL bakıcı ücretinin davalılardan İ.PVC Ltd.Şti. ve S.S.A.N.Koop.’den alınarak davacıya verilmesine, diğer davalı hakkındaki davanın reddine ilişkin hükmün süresi içinde temyizen incelenmesi davacı ile davalılardan İ.PVC Ltd. Şti. vekillerince istenilmesi ve davalılardan İ.PVC Ltd. Şti. vekilince de duruşma talep edilmesi üzerine, dosya incelenerek, işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 30.03.2010 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü yapılan tebligata rağmen taraflar adına kimse gelmedi. Duruşmaya başlanarak incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildi ve aynı gün Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü ve aşağıda karar tesbit edildi. 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere, Davalı SS A.N..konut Yapı Kooperatifinin hüküm fıkrasının Bu dosya için başlıklı 1.bendinde S.S A.N.şirketi olarak yazılmasındaki hatanın HUMK 459.maddesine göre mahallen düzeltilmesinin mümkün bulunmasına, temyizin kapsamı ve temyiz nedenlerine göre davacı ile temyiz eden davalı İ.Pvc Kapı ve Pencere Sistemleri San. Tic. Ltd. Şti’nin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine,2-Dava 15.02.2000 tarihinde meydana gelen iş kazası sonucu yardıma muhtaç % 100 oranında sürekli işgöremezliğe uğrayan sigortalının sarf ettiği tedavi, ilaç, ulaşım vs giderlerinin karşılanması ile maddi tazminat istemine ilişkindir.Mahkemece davacının sürekli işgöremezlik nedeniyle meslekte kazanma güç kaybından doğan zararı ve bakım giderine yönelik tazminat istemleri ayrı değerlendirilerek % 100 oranındaki sürekli işgöremezlikten kaynaklanan zararın sigorta tahsisleri peşin sermaye değeri ile karşılandığından reddine, bakım giderine yönelik istemin kabulü, tedavi giderine yönelik istemin ise kısmen kabulü ile davalılar S.S A.N.konut Yapı Kooperatifi ile İ.Pvc Kapı ve Pencere Sistemleri San. Tic. Ltd. Şti’den tahsiline, davalı SS. E.K.Üretim Yapı Kooperatifi Birliğine yönelik davanın kusur bulunmadığından reddine karar verilmiş ve bu karar süresinde davacı ile davalı N.kooperatifi tarafından süresinde temyiz edilmiştir.Davalı SS. E.K.Üretim Yapı Kooperatifi Birliğine yönelik davanın reddi isabetlidir. Ancak tedavi gideri ile maddi tazminat istemlerinin değerlendirilmesinde hataya düşüldüğü görülmektedirTaraflar arasındaki uyuşmazlık; iş kazası nedeniyle yapılacak sağlık harcamalarının, maddi tazminat olarak davalı işverenden tahsiline ilişkindir. Mahkeme; işverenin bu yönde sorumluluğunu kabul etmişse de bu sonuç usul ve yasaya uygun bulunmamaktadır.Gerçekten, 506 sayılı Sosyal Sigortalar Yasası; iş kazası nedeniyle işverenin sigortalısına karşı, işe Kurumca el koyuncaya kadar sağlık yardımlarını yapma ve vizite kâğıdı düzenleme dışında bir yükümlülüğünü hükme bağlamamıştır. Aksine; sözü edilen Yasanın, 14/3 maddesi; iş kazasının oluşumundan itibaren her türlü sağlık yardımları ile Kurumun sorumlu olduğunu kabul etmiştir. Sözü edilen Yasanın iş kazası ve meslek hastalığı sigorta kolunun getiriliş amaç ve nedeni; sigortalıların belirtilen türde bir zararla karşılaşmaları halinde onları doğrudan koruma altına alma ve kendilerine yardım yapacak kuruluşu belirlemektir. Şu duruma göre, bir iş kazası nedeniyle, sigortalının başvuracağı mercii kendisini bu yönden güvenceye alan, Kurum ve onların sağlık kuruluşlarıdır. İşveren, bu tür zararlandırıcı olayların meydana gelmesi durumlarında; artık sigortalısına karşı muhatap olmaktan çıkar, kurum doğrudan devreye girer. Esasen işveren de belirtilen sigorta kolu nedeniyle yasanın belirlediği orandan prim ödemek ve ayrıca koşulları varsa, Kurum'un yaptığı harcamaları Kurum'a geri vermekle sorumlu tutulmuştur. Bu nedenle, gerek sigortalı gerekse işveren, iş kazası ve meslek hastalığı sigorta kolundan birbirlerine karşı değil, doğrudan Kurum'a karşı sorumludurlar.Belirtilen nedenlerle, davalı işverenlerin tedavi sırasında yapılan kimi harcamalardan sorumlu tutulması, usul ve yasaya aykırıdır.Maddi tazminata gelince: Her şeyden önce davacının sürekli iş göremezlik nedeniyle uğradığı zararının ve bakım giderinin ayrı kalemlerde değerlendirilerek sonuca gidilmesi hatalı olmuştur. İş kazası sonucu sürekli işgöremezlikte maddi zarar sigortalının zararlandırıcı sigorta olayından önce ve sonraki durumu arasında oluşan farktan ibarettir. Başka bir anlatımla zararlandırıcı sigorta olayı olmazdan önce malvarlığı hangi durumda ise o durumla zararlandırıcı sigorta olayı olduktan sonraki durum arasında ortaya çıkan fark iş kazası sonucu maddi tazminat isteminin temelini oluşturur. Bu duruma göre de davacının sürekli iş göremezlik nedeniyle ortaya çıkan zararının ve bakıma muhtaç bulunması nedeniyle ortaya çıkan bakım giderinin ayrı değerlendirilmesinin mümkün bulunmadığı ortadadır. Hal böyle olunca da aynı olay nedeniyle ortaya çıkan zararı farklı kalemlerde değerlendirerek sonuca giden mahkemenin kabulünün hatalı olduğu ortadadır.Maddi tazminatın belirlenmesinde ise, maddi tazminat miktarı işçinin rapor tarihindeki bakiye ömrü esas alınarak aktif ve pasif dönemde elde edeceği kazançlar toplamından oluşur. Başka bir anlatımla, işçinin günlük net geliri tespit edilerek bilinen dönemdeki kazancı mevcut veriler nazara alınarak iskontolama ve artırma işlemi yapılmadan hesaplanacağı, bilinmeyen dönemdeki kazancının ise; yıllık olarak %10 arttırılıp %10 iskontoya tabi tutulacağı, 60 yaşına kadar (aktif) dönemde, 60 yaşından sonrada bakiye ömrüne kadar (pasif) dönemde elde edeceği kazançların ortalama yöntemine başvurulmadan her yıl için ayrı ayrı hesaplanacağı, pasif dönemde herhangi bir işte çalışılmasa bile, ekonomik bir değer taşıyan salt yaşamsal faaliyetlerinin sürdürülmesi nedeniyle sigortalının emsallerine göre fazla efor sarf edeceği ve bu durumun sigortalı bakımından zarar oluşturacağından pasif devre zararının asgari geçim indirimsiz asgari ücretten oluşacağı, sigortalının sürekli iş göremezlik nedeniyle yardıma muhtaç olduğu belirlenmiş ise, ayrıca asgari ücretin brütü üzerinden bakıcı gideri hesaplanacağı, davacının tüm maddi zararı belirlendikten sonra, koşulları varsa Borçlar Kanununu 43-44.maddelerine göre indirim yapılacağı, en son olarak da, aktif ve pasif dönemde, elde edilen kazançlar toplamından Sosyal Güvenlik Kurum'u tarafından hüküm tarihine en yakın tarihteki verilere göre hesaplanarak bildirilen peşin sermaye değerinin indirileceği Yargıtay'ın oturmuş ve yerleşmiş görüşlerindendir. Hal böyle olunca bakıcı gideri dahil davacının tüm maddi zararı belirlendikten sonra koşulları varsa Borçlar Kanununu 43-44.maddelerine göre indirim yapılmak gerekirken, doğrudan bakıcı giderinden takdiri indirim yapılmasının isabetsiz olduğu ortadadır. Öte yandan davalı şirket ile davalı N.K.Kooperatifi'nin ortak kusurlu eylemleri ile kazaya neden oldukları ve alt üst işveren olduklarının, hüküm altına alınan tazminattan sorumluluklarının belirlenmesinde göz ardı edilmesi de isabetsiz olmuştur.Yapılacak iş, hüküm tarihine en yakın tarihte belli olan veriler göz önünde tutularak davacının bakım giderini de kapsar biçimde yeniden tazminatını hesaplatmak, hüküm tarihine en yakın tarihte belli olan verilere göre hesaplanarak Sosyal Güvenlik Kurum'undan hüküm tarihine en yakın tarihteki verilere göre hesaplanacak tüm peşin sermaye değeri sorularak bildirilen miktarı hesap raporu ile belirlenen tazminattan indirmek, Borçlar Kanunun 43-44 maddelerinin öngördüğü koşulların somut olayda bulunup bulunmadığını değerlendirmek ve sonucuna göre karar verilmekten ibarettir. Mahkemece bu maddi ve hukuki olgulara aykırı biçimde yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.O halde, davacı ile temyiz eden davalı İ. Pvc Kapı ve Pencere Sistemleri San. Tic. Ltd. Şti’nin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz edenlere iadesine, 30.03.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.