MAHKEMESİ: Nevşehir 1.Asliye Hukuk (İş) MahkemesiTARİHİ: 06/12/2007NUMARASI: 2006/216-2007/431Davacı, davalılardan işverenlere ait işyerinde 7.6.1989-30.10.2005 tarihleri arasında çalıştığının tespitine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.Hükmün davacı ile davalılardan Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.Uyuşmazlık,davacının davalı işverenlerin ayrı ayrı işyerlerinde ayrı ayrı dönemlerde hizmet akdine dayalı olarak çalıştığının tespiti istemine ilişkindir. Bu yönüyle davanın yasal dayanağı dava tarihinde yürürlükte olan 506 sayılı Yasa’nın 79/10.maddesidir. Davacı her iki işverene karşı ayrı dava açmış ise de mahkemece açılan bu davalar hukuki ve fiili irtibatın olması nedeni ile birleştirilerek sonuçlandırılmıştır. Yasal olarak, birden fazla işveren hakkında ayni dava dilekçesi ile dava açılabilmesi ve davaların bir arada görülebilmesi için işverenler arasında zorunlu veya ihtiyari (isteğe bağlı) dava arkadaşlığının bulunması gerekir.Zorunlu dava arkadaşlığı maddi hukukun (M.K., B.K.,T.T.K) bir Hakkın birden fazla kişi tarafından dava edilmesini veya birden fazla kişiye karşı dava açılmasının öngördüğü durumdur. Somut olayda maddi yönden zorunlu dava arkadaşlığı (örneğin M.K.'nun md.701.elbirliği mülkiyeti, B.K. 520 adi ortaklık) bulunmadığı gibi şekli yönden dava arkadaşlığı da (M.K.Md.242. M.K.Md. 702, İ.İ.K md.282) söz konusu değildir.Bundan başka, zorunlu dava arkadaşlığı dışında kalan ihtiyari (isteğe bağlı) dava arkadaşlığının mümkün olduğu haller H.U.M.K.'nun 43. maddesinde a) Dava konusu hak veya borcun ortak olması (B.K. Md.142. müteselsil borçluluk) b) Borçluların ortak bir işlem (örneğin sözleşme) ile birden çok kişi yararına borç yüklenilmiş olması c)Davanın ayni nedenden doğması (örneğin B.K.50 birden fazla kişinin haksız fiil sorumluluğu) olarak sayılmıştır. Somut olayda davalı işverenler arasında anılan maddede öngörülen nitelikte ihtiyari (isteğe bağlı) dava arkadaşlığı da bulunmamaktadır.Bu durumda davalı işverenler arasında zorunlu veya ihtiyari dava arkadaşlığı bulunmadığından H.U.M.K.'nun 46. maddesi uyarınca davaların ayrılmasına karar verilmesi gerekirken birlikte görülerek yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.O halde tarafların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve karar bozulmalıdır.SONUÇ: Kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA,bozma nedenine göre diğer hususların şimdilik incelenmesine yer olmadığına 09.03.2009 temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 9.3.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi.