Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 327 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 4416 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk(İş) MahkemesiDavacı, murisinin iş kazası sonucu ölümünden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.Hükmün davalılardan ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.K A R A R Dava 18.04.2008 tarihinde meydana gelen iş kazasında ölen sigortalının hak sahiplerinin maddi ve manevi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece davacı eşin maddi zararı sigorta tahsisleri peşin sermaye değeri karşıladığından maddi tazminat isteminin reddine, davacı eş ve çocukların manevi tazminat istemlerinin ise kısmen kabulüne karar verilmiş ve bu karar süresinde davalılardan ... Uluslararası Nakliyat Ticaret Ltd. Şti avukatı tarafından temyiz edilmiştir. Davacıların 09.05.2008 tarihli dava dilekçesi ile ... Asliye Hukuk Mahkemesinde dava açtıkları, ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinde 2008/320E sayılı dosyada görülen yargılama sırasında davalı şirket vekilince yapılan görev itirazı üzerine, ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesince 30.12.2008 gün ve 2008/320E, 2008/613K sayılı kararla, ... İş Mahkemesinin görevli olduğundan bahisle görevsizlik kararı verildiği ve bu kararın davalı ... Uluslararası Nakliyat Ticaret Ltd. Şti vekilince temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay 13. Hukuk Dairesinin 06.07.2009 gün ve 2009/5243E, 2009/9348K sayılı kararı ile onanmak suretiyle kesinleştiği uyuşmazlık konusu değildir. Uyuşmazlık görevsizlik kararının kesinleşmesini takiben HUMK 193/son ve HMK 20. Maddeleri gereğince, süresi içerisinde dosyanın yetkili mahkemeye gönderilmesinin taraflarca istenip istenmediği noktasındadır. Yürürlükten kalkan HUMK’nun 193. Maddesindeki düzenlemeye göre: “Görevsizlik veya yetkisizlik kararı verilmesi halinde davacının karşı tarafa görevli veya yetkili mahkemede tebligat yaptırması zorunludur. Her iki hâlde kararın kesinleşmesi tarihinden itibaren on gün içinde yeniden dilekçe verilmesi veya yeniden çağrı kâğıdı tebliğ ettirilmesi gerekir. Aksi takdirde dava açılmamış sayılır. Kanunda belirtilen ayrık hükümler saklıdır.” Yürürlükte bulunan HMK’nun 20. maddesindeki düzenleme de aynı doğrultuda olup, Görevsizlik veya yetkisizlik kararı verilmesi hâlinde, taraflardan birinin, bu karar verildiği anda kesin ise bu tarihten, süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten; kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde kararı veren mahkemeye başvurarak, dava dosyasının görevli ya da yetkili mahkemeye gönderilmesini talep etmesi gerekir. Aksi takdirde, bu mahkemece davanın açılmamış sayılmasına karar verilir. ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin görevsizlik kararının onanmasına ilişkin Yargıtay kararı taraflara en son 04.09.2009 tarihinde tebliğ edilmiştir. Görevsizlik kararına karşı karar düzeltme yolu da kapalı bulunduğundan anılan tarihte hükmün kesinleştiği ortadadır. Mahkemece 17.11.2009 tarihinde dosya İş Mahkemesine gönderilmiş olup, anılan tarihte ve öncesinde dosyanın iş mahkemesine gönderilmesi için taraflarca başvuruda bulunulduğuna ilişkin dosya içerisinde bilgi ve belge bulunmamaktadır. Öte yandan, Yargıtay Kararının en son 04.09.2009 tarihinde tebliğ edildiği ve görevsizlik kararının bu tarihte kesinleştiği göz önüne alındığında; gerek yürürlükten kalkan HUMK 193. maddesindeki 10 günlük başvuru süresinin ve gerekse halen yürürlükte bulunan HMK’nun 20/1 maddesindeki iki haftalık sürenin, somut olayda dosyanın görevli mahkemeye gönderildiği 17.11.2009 tarihi itibarıyla geçmiş bulunduğu ortadadır. Hal Böyle olunca süresi içerisinde görevli mahkemeye başvurulmadığının kabulü ile HMK 20/1 maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar verilmek gerekirken işin esasına girilerek yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O Halde, davalı ... Uluslararası Nakliyat Ticaret Ltd. Şti vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalılardan ... Nak ve Tic Ltd Şti'ne iadesine, bozmanın niteliğine göre sair temyiz itirazlarının ilerde incelenmesi gerektiğine 16.01.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.