MAHKEMESİ: Kartal 2. İş MahkemesiTARİHİ: 24/12/2008NUMARASI: 2005/306-2008/716Davacılar, murisinin iş kazası sonucu ölümünden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine,2-Dava, 28.10.2004 tarihinde meydana gelen iş kazası sonucu ölen sigortalının hak sahiplerinin maddi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir.Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş ve bu karar süresinde davalı tarafça temyiz edilmiştir.Uyuşmazlık, tazminatın belirlenmesi noktasında toplanmaktadır.Tazminatın saptanmasında ise; zarar ve tazminata doğrudan etkili olan işçinin net geliri, bakiye ömrü ve karşılık kusur oranları, Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından hak sahiplerine bağlanan gelirin peşin sermaye değeri, işverence iş kazası nedeniyle yapılan ödemeler gibi tüm verilerin hiçbir kuşku ve duraksamaya yer vermeyecek şekilde öncelikle belirlenmesi gerektiği tartışmasızdır.Somut olayda davalı tarafından davacı murisinin banka hesabına olaydan sonra 31.12.2004 tarihinde 1.468,16-TL havale gönderildiği dosya içerisindeki bilgi ve belgelerden anlaşılmaktadır. Davalı tarafça bu ödemenin maddi tazminata karşılık yapıldığı ileri sürülmüştür. Davacı tarafça ödemenin yapılıp yapılmadığı ve ödeme yapılmışsa bu ödemenin nedenine ilişkin bir açıklamada bulunulmamıştır.İşverence yapılan kısmi ödemelerin ödeme tarihindeki zararı karşıladığı oranda davacıların tazminatından indirilmesinin gerektiği dairemizin yerleşmiş görüşlerindendir.Yapılacak iş olaydan sonra sigortalının banka hesabına gönderilen 1.486,16-TL’nin ödeme nedenine ilişkin olarak tarafların beyanlarına başvurularak ödemenin nedenini belirlemek, ödemenin maddi tazminata karşılık yapıldığının anlaşılması halinde, ödemenin yapıldığı tarihteki veriler esas alınarak gerçek zararı saptamak, böylece tazmin edilecek miktar ile buna karşılık alınan meblağ arasında açık oransızlığın bulunup bulunmadığını denetlemek, Açık oransızlığın bulunmadığının tespiti halinde davacının maddi tazminat talebinin reddine karar vermek, açık oransızlığın bulunması durumunda ise ödemeleri “kısmi ifayı içeren makbuz” niteliğinde kabul etmek ve yapılan ödemenin; ödeme tarihindeki gerçek zararın hangi oranda karşıladığını saptamak; son verilere göre hesaplanan tazminat miktarından yasal indirimler yapılmak suretiyle belirlenecek gerçek zarardan davalı tarafın; ödeme yapılan tarihe göre; zararın karşılandığı oranda indirim yapmak, daha sonra kalan miktara hükmetmek, iş verence ileri sürüldüğü gibi bir ödemeninyapılmadığı ya da yapılan ödemenin iş kazası sonucu ölüm nedeniyle hak sahiplerinin zararını karşılamaya yönelik olmadığının belirlenmesi halinde ise şimdiki gibi son verilere göre hesaplanan tazminat miktarından, yasal indirimler yapılmak suretiyle belirlenecek gerçek zarara karar vermekten ibarettir. Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın eksik inceleme ve araştırma sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.O halde, davalı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 23.3.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.