Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 3140 - Karar Yıl 2010 / Esas No : 5468 - Esas Yıl 2009





MAHKEMESİ: Edirne İş MahkemesiTARİHİ: 05/03/2009NUMARASI: 2008/85-2009/84Davacı, davalı işverene ait işyerinde 01.11.2002-31.12.2007 tarihleri arası çalıştığının tespitine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.Hükmün davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine,2-Davacı, davalı işyerinde Kasım 2002-31.12.2007 tarihleri arasında geçen ve Kuruma eksik bildirilen çalışmalarının tesbitine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece istemin kısmen kabulü ile davacının davalı şirkete ait iş yerinde 01.11.2002-31.12.2007 tarihleri arasında 2002 yılında 60 gün, 2003 yılında 270 gün, 2004, 2005, 2006 ve 2007 yıllarında her yıl 360 gün çalıştığının kabulüyle Kuruma eksik bildirilen sürelerin tespitine karar verilmiştir.Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacının davalı işyerinden Kuruma bildirilmiş çalışmalarının bulunmadığı, davalı işyerinin 10.06.2005 tarihinden itibaren 506 sayılı Yasa kapsamına alındığı, 10.06.2005 tarihinden sonraki döneme ait bordroların Kuruma verildiği anlaşılmaktadır.Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasanın 79/10. maddesinde, bu tür hizmet tespiti davalarının kanıtlanması yönünden özel bir yöntem öngörülmemiştir. Kimi ayrık durumlar dışında; resmi belge veya yazılı delillerin bulunması, sigortalı sayılması gereken sürelerin saptanmasında güçlü delil olmaları itibariyle sonuca etkili olurlar. Ne var ki bu tür kanıtların bulunmaması, salt, bu nedene dayalı istemin reddine neden olmaz. Somut bilgilere dayanması, inandırıcı olmaları koşuluyla, Kuruma bildirilen dönem bordroları, tanıkları veya iş ilişkisini bilen veya bilmesi gereken işverenler tarafından Kuruma bildirilen komşu işyerleri çalışanları gibi kişilerin bilgileri ve bunları destekleyen kimi diğer kanıtlarla dahi sonuca gitmek mümkündür. Somut olayda davacının, çalışmaları ile ilgili 10.06.2005-31.12.2007 tarihleri arasındaki döneme ait bordro tanıklarının anlatımına göre verilen tespit kararı yerinde ise de 01.11.2002-10.06.2005 tarihleri arasındaki dönem ile ilgili davacının çalıştığını iddia ettiği iş yeri ile ilgili dönem bordrolarının verilmemiş olması nedeniyle dinlenen tanıkların davacı ile aynı dönemde çalışması kuruma bildirilmiş bordro tanıkları olmadığı gibi komşu iş yeri tanıkları olup olmadığı da anlaşılamamıştır. Bu nedenle komşu iş yeri tanığı olduğu anlaşılmayan tanıklarının beyanlarına göre 01.11.2002-10.06.2005 tarihleri arasındaki istemin kabulüne karar verilmesi isabetsizdir. Yapılacak iş, davacının çalıştığını iddia ettiği 01.11.2002-10.06.2005 tarihleri arasındaki dönem yönünden Kurumdan bilgi alınarak veya Emniyet yoluyla yaptırılacak araştırma sonucu iş yerine komşu veya yakın işyerlerinden belirlenen çalışanların ve işyeri sahiplerinin beyanlarına başvurmak, 2002 yılından beri işyerinde başka işçilerin çalıştığı işvereninde kabulünde olduğu halde işyerinin neden 10/06/2005 tarihinde yasa kapsamına alındığını, işverene ait başka bir işyeri olup olmadığını araştırmak, tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar vermektir Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.O halde, davalıların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ:Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, fazla alınan temyiz harcının istek halinde davalılardan A. K.'ya iadesine, 22.03.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.