Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 3129 - Karar Yıl 2009 / Esas No : 6736 - Esas Yıl 2008
MAHKEMESİ: Niğde İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 03/03/2008NUMARASI: 2007/198-2008/46Yukarıda tarih ve numarası yazılı kararın temyizen tetkiki davacı (Alacaklı) vekili tarafından istenmiş, mahkemece ilamında belirtildiği şekilde mahkemenin yetkisizliğine karar verilmiştir. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.Uyuşmazlık, İcra ve İflas Kanunu'nun 99. maddesine dayalı olarak ve alacaklı tarafından üçüncü kişinin istihkak iddiasının reddi istemiyle açılan istihkak davasına ilişkindir. Basit yargılama usulüne göre yürütülen taşınır mala ilişkin istihkak davalarında yasaca kesin yetki kuralı öngörülmediğinden, yetki itirazı ancak ilk itiraz olarak ve en geç ilk oturumda davanın esasına girilinceye kadar ileri sürülebilir (H.U.M.K. 187/2). Kesin yetki kuralı bulunmadığı durumlarda, hakim doğrudan (resen) yetkisizlik kararı veremez.Hal böyle olunca, davalı üçüncü kişinin yetki itirazında bulunmadığı gözetilerek davanın esasının incelenmesi yerine, doğrudan yetkisizlik kararı verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.Kabule göre de, taşınır mala ilişkin istihkak davalarının H.U.M.K.’nun 9. ve 512. maddeleri gereği, a) Davalının ikametgahının bulunduğu b) Asıl icra takibinin yapıldığı c) Haczi uygulayan talimat icra dairesinin bulunduğu d) Haczin uygulandığı yer ile eşyanın bulunduğu yerin farklı olması durumunda eşyanın bulunduğu yerdeki icra mahkemelerinde açılabileceği Yargıtay'ın oturmuş ve yerleşmiş görüşlerindendir. İstihkak davası bu yetkili icra mahkemelerinden birisinde açıldığı takdirde yetkisizlik ilk itirazı olsa dahi, mahkemece yetkisizlik kararı verilemez. Bu durumda, asıl icra takibinin yapıldığı icra dairesinin bulunduğu Niğde İcra Mahkemesi’nin yetkili olduğu açıktır. Hal böyle olunca, somut olaya uygun olmayan yasa maddesi gerekçe gösterilerek, yetkisizlik kararı verilmesi de doğru değildir. O halde, davacı alacaklının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 05.03.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi.