MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) MahkemesiDavacı, işe başlangıç tarihi olan 16/11/1984 tarihinden itibaren 15 günlük sigortalı hizmetinin tespitine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir.Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. K A R A RDava, davacının işe başlangıç tarihi olan 16/11/1984 tarihinden itibaren 15 gün boyunca davalı işverene ait iş yerinde geçen ve Kuruma bildirilmeyen sigortalı çalışmalarının tespiti istemine ilişkindir.Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir. Dosyadaki kayıt ve belgelerden; 10/12/1984 varide tarihli ilk işe giriş bildirgesi ile davacının 16/11/1984 tarihinde davalıların murisi ...'ye ait ... adresinde bulunan 6109 sicil numaralı mesken inşaatında çalışmaya başladığının Kuruma bildirildiği, davacının dava konusu edilen dönemde davalı veya başka bir işyerinden hizmet bildiriminin yapılmadığı, dava konusu döneme ait dönem bordrolarının Kuruma verilmediği, ücret bordrolarının bulunmadığı, mahkemenin 27/03/2012 tarihli kararı ile ispatlanamayan davanın reddine karar verildiği, kararın Daidemizin 03/10/2013 tarihli kararı ile “Yapılacak iş, davacının davalı işyerinde 16/11/1984 tarihinde çalışmaya başladığına dair işe giriş bildirgesinin bulunması ve tanıkların davacının çalışmalarını doğrulaması göz önünde bulundurularak araştırmayı genişletmek, davacının davalı işyerinde çalışmalarını kanıtlayan başka yazılı deliller bulunup bulunmadığını belirlemek, ..., zabıta, maliye, meslek odası aracılığı ve muhtarlık marifetiyle davalı işyerine komşu işyerlerini tespit edip bu işyerlerinin uyuşmazlık konusu dönemde çalıştığı tespit edilen kayıtlı çalışanları, yoksa işyeri sahipleri araştırılıp tespit edilerek çalışmanın niteliği ile gerçek bir çalışma olup olmadığı yönünde yöntemince beyanlarını almak ve gerçek çalışma olgusunu somut ve inandırıcı bilgilere dayalı şekilde kanıtladıktan sonra davacının çalışmasının sürekli çalışma olduğu anlaşılırsa sonucuna göre karar vermekten ibarettir.” denilerek bozulduğu, bozmadan sonra muhtarlık tarafından belirtilen adreste yapılan inşaata komşu parsellerde bulunan yerlerde ikamet eden kişilerin isimlerinin bildirildiği, muhtarlık tarafından isimleri bildirilen bu tanıkların ve davacı tanıklarının davacının dava konusu dönemdeki çalışmasını doğruladıkları anlaşılmaktadır. Somut olayda, bozmadan önce ve sonra dinlenen davacı tanıkları ile yine bozmadan sonra dinlenen ve muhtarlık tarafından isimleri bildirilen komşu tanıkların davacının dava konusu dönemdeki çalışmasını doğruladıkları göz önünde tutulmaksızın davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken reddine dair hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.O halde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 19/02/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.