Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 2676 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 23447 - Esas Yıl 2012
MAHKEMESİ :İş MahkemesiDavacı, işe giriş tarihinin 24/10/2007 olarak tespitine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme bozmaya uyarak, ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.Hükmün, davalılardan Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. K A R A R Dava, davacının davalı işveren yanında işe giriş tarihinin 24/10/2007 olarak tespiti istemine ilişkindir.Mahkemece, davacı tarafından açılan davanın kabulüne, davacının davalı işverene ait işyerinde 24/10/2007 tarihinde işe başladığının işe giriş tarihinin bu tarih olduğunun tespitine karar verilmiştir. Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacının davalı işveren tarafından Kuruma 01/06/2008-30/11/2010 tarihleri arasında çalıştığının bildirildiği, davalı işveren tarafından 2008/6-2010/11. ay dönem bordrolarının davalı Kuruma verildiği, bildirimi yapılan döneme ait ücret bordrolarının bulunduğu, davalı işyerinin 01/06/2008 tarihinde kanun kapsamına alındığı, tanık beyanlarının alındığı anlaşılmaktadır. Somut olayda; davacının talebi işe başlama tarihinin tespitine ilişkin olup işe başlama tarihi ile bildiriminin yapıldığı tarih arasındaki hizmet süresi tespit edilmeden işe başlama tarihinin tespitine karar verilemez.Yapılacak iş, ilk olarak davacının talebini açıklattırıp hizmet tespiti isteyip istemediğini sormak, daha sonra işyerinin kanun kapsamına alınma tarihinin 01/06/2008 olmasına göre dava konusu edilen dönemde işyerinin var olup olmadığını vergi kayıtları ve ticaret kayıtlarından ve gerekirse kolluk araştırması ile araştırmak ve toplanan delillere göre davacının çalışmasının sürekli çalışma olduğu anlaşılırsa sonucuna göre karar vermekten ibarettir. Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.O halde, davalıların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalı işveren şirkete iadesine 18/02/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.