Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 2509 - Karar Yıl 2008 / Esas No : 11670 - Esas Yıl 2007





MAHKEMESİ : Ankara 15. İş MahkemesiTARİHİ : 19/04/2007NUMARASI : 2006/421-2007/241Davacı, iş kazası sonucu maluliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki sair temyiz itirazlarının reddine, 2-Dava, zararlandırıcı sigorta olayına maruz kalan sigortalının kesinleşen kısmi davada bilirkişi tarafından belirlenen bakiye maddi tazminatının tahsili istemine ilişkindir.Mahkemece istemin kısmen kabulüne karar verilmiştir.Zararlandırıcı sigorta olayına maruz kalan sigortalının tazminatının hesabında hüküm tarihine en yakın tarihte belli olan asgari ücretin esas alınması zorunludur. Öte yandan asgari ücret kamu düzenine yönelik olduğundan, hakim bu hususu re'sen nazara almakla yükümlüdür. Oysa mahkemece kesinleşen dosyada esas alınan hesap raporundaki davacı yönünden ek dava konusu yapılan miktardan daha önce hüküm altına alınan miktar ile tahsisler indirilmek suretiyle hüküm kurulmuştur. Yapılacak iş hüküm tarihine en yakın tarihte belli olan asgari ücretteki artış miktarı nazara alınarak yeniden hak sahiplerinin tazminatını belirlemek ve belirlenen bu zarardan 4447 sayılı yasanın ek 38. maddesi gereğince hüküm tarihine en yakın tarihte belli olan verilere göre hesaplanarak kurumca bildirilen peşin sermaye değeri indirilmek ve kesinleşen dosyadaki hesap raporunda belirlenen ve ek dava konusu yapılan miktarı geçmemek üzere karar vermekten ibarettir. Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın yeniden hesap yapılmadan yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.O halde, davalının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ:Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 21.02.2008 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.