Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 2368 - Karar Yıl 2008 / Esas No : 18440 - Esas Yıl 2007





MAHKEMESİ: Uşak İcra MahkemesiTARİHİ: 14/06/2006NUMARASI: 2005/458-2006/268Yukarıda tarih ve numarası yazılı kararın temyizen tetkiki davalı (Alacaklı) vekili tarafından istenmiş, mahkemece ilamında belirtildiği şekilde isteğin kabulüne karar verilmiştir. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildiUyuşmazlık 3.kişinin İİK’nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açtığı istihkak davasına ilişkindir. Ödeme emri haciz uygulanan iş yeri adresinde tebliğ edilmiştir. Bu adreste davacının 15.07.2003 tarihinden itibaren, borçlu davalının ise 1998 yılından itibaren vergi kaydı mevcuttur. Borçlunun vergi kaydının 31.05.2005 tarihinde silindiği anlaşılmakta ise de haciz iş yerinde borçluya ait belgelerin bulunduğu, bu belgelerden birinin vergi kaydının sona erdiği tarihten sonra ve hacizden 4 gün önceki 20.08.2005 tarihini taşıyan borçluya ait sipariş fişi olduğu görülmektedir. Tanık anlatımları ve diğer belgelerden bu iş yerini davacı ile kardeşi borçlunun birlikte işlettikleri açıkça anlaşılmaktadır. Bu nedenle İİK'nun 97/a maddesinde öngörülen yasal mülkiyet karinesinin borçlu dolayısıyla alacaklı yararına olduğu açıktır. Ancak bu yasal karinenin aksinin davacı tarafından kesin ve güçlü delillerle kanıtlanması gerekir. Davacı tarafından sunulan 16.06.2005 tarihli sevk irsaliyesi ve 18.05.2005 tarihli fatura hacizli iş yeri ile ilgisi bulunmayan Tabakhane Sk. No:24 adresine ait olduğundan delil olarak değerlendirilmesi ve kabul edilmesi mümkün değildir. Ayrıca dosyada fotokopisi bulunan 14.10.2004 tarihli fatura fotokopinde iş yeri adresi açıkça okunamamaktadır. Bu bakımdan adı geçen faturanın aslının davacıya ibraz ettirilmesi, bu faturanın 24. Tabakhane Sk. No:11 de bulunan haciz uygulanan iş yerine ait olduğunun saptandığı takdirde, haciz tutanağında yazılı koyun derilerine ait olup olmadığını uzman bilirkişi ile birlikte keşif yapılarak saptamak, özellikle faturada sadece koyun derisi dendiği halde haciz tutanağında 2996,20 ayak işlenmiş koyun derisi denilmiş olması nedeni ile bu farklılık üzerinde durulması, ayrıca fatura tarihi ile haciz tarihi arasındaki zaman farklılığı da gözetilerek bu malların hacizli mallar olup olamayacağının değerlendirilmesi, faturaların hacizli malları uygunluğunun tespiti halinde ise fatura dip koçanlarının faturayı kesen firmadan getirtilmesi, faturayı düzenleyen şirket yetkilisinin tanık sıfatıyla dinlenmesi, faturanın şirketin ticari defterlerinde kayıtlı olup olmadığı üzerinde durulması ve delillerin bir bütün olarak değerlendirilerek, oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.O halde, davalı alacaklının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalı (Alacaklı)'ya iadesine, 18.02.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.