Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 23250 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 20160 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : Ankara 11. İş MahkemesiTARİHİ : 02/10/2013NUMARASI : 2005/1446-2013/1036Davacı, ilk rapor tarihi 15/04/2004'ten itibaren maluliyet aylığına hak kazandığına karar verilmesini istemiştir.Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. K A R A RDava, davacının 15.04.2004 tarihini takip eden ay başından itibaren maluliyet aylığına hak kazandığının tespiti istemine ilişkindir.Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile davacının 01.02.2009 tarihinden itibaren maluliyet aylığına hak kazandığının tespitine karar verilmiş ise de bu sonuca eksik inceleme ve araştırma ile varılmıştır.506 sayılı Yasa'nın 53. maddesinde Kurum hastanelerince düzenlenecek usulüne uygun sağlık kurulu raporları ve dayanağı tıbbi belgelerin incelenmesi sonucu çalışma gücünün en az 2/3'ünü yitirdiği tespit edilen sigortalının malul sayılacağı, l.l0.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5510 sayılı Yasa'nın 25. maddesinde ise 4.maddenin birinci fıkrasının (a) ve (b) bentleri kapsamındaki sigortalılar için çalışma gücünün veya iş kazası veya meslek hastalığı sonucu meslekte kazanma gücünün en az % 60'ını kaybettiği Kurum Sağlık Kurulunca tespit edilen sigortalının malul sayılacağı bildirilmiştir. Bu yönüyle davanın yasal dayanağı 5510 sayılı Yasa'nın 95. maddesidir. Anılan maddeye göre, "Bu Kanun gereğince, yurt dışında tedavi için yapılacak sevklere, çalışma gücü kaybı, geçici iş göremezlik ödeneklerinin verilmesine ilişkin raporlar ile iş kazası ve meslek hastalığı sonucu meslekte kazanma gücü veya çalışma gücü kaybına esas teşkil edecek sağlık kurulu raporlarının usul ve esaslarını, bu raporları vermeye yetkili sağlık hizmeti sunucularının sahip olması gereken kriterleri belirlemeye, usulüne uygun olmayan sağlık kurulu raporu ve dayanağı tıbbî belgeleri düzenleyen sağlık hizmet sunucusuna iade edecek belirlenen bilgileri içerecek şekilde yeniden düzenlenmesini istemeye Kurum yetkilidir. Usulüne uygun sağlık kurulu raporu ve dayanağı tıbbî belgeler ile gerekli diğer belgelerin incelenmesiyle; yurt dışında tedavi için yapılacak sevklere, vazife malullük derecesini, iş kazası veya meslek hastalığı sonucu tespit edilen meslekte kazanma gücünün kaybına veya meslekte kazanma gücünün kaybı derecelerine ilişkin usulüne uygun düzenlenmiş sağlık kurulu raporları ve diğer belgelere istinaden Kurumca verilen karara ilgililerin itirazı halinde, durum Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulunca karara bağlanır.Bu maddenin uygulanmasına ilişkin usûl ve esaslar, Sağlık Bakanlığı ile Kurumun birlikte çıkaracağı yönetmelikle düzenlenir. Bu yasal düzenleme gereğince düzenlenen Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliği'nin 55. maddesine göre sigortalının malullük durumunun Kurumca yetkilendirilen Sağlık sunucularının sağlık kurulunca usulüne uygun düzenlenecek raporların Kurum Sağlık Kurulunca incelenmesi sonucu Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğinde belirlenen usul ve esaslara göre tespit edileceği, anılan yönetmeliğin 5. maddesinde sigortalı ve hak sahiplerinin çalışma gücü oranlarının a) Sağlık Bakanlığı eğitim ve araştırma hastaneleri, b) Devlet Üniversitesi, c) Türk Silahlı Kuvvetlerine bağlı asker hastaneleri, ç)sigortalıların ikamet ettikleri illerde (a), (b), (c) bentlerinde belirtilen hastanelerin bulunmaması durumunda Sağlık Bakanlığı tam teşekküllü hastanelerin yetkili olduğu, bildirilmiş, Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliğinin 56. maddesinde ise Kurum Sağlık Kurulunca verilen karara karşı yapılan itirazların Yüksek Sağlık Kurulunca inceleneceği bildirilmiştir. Kural olarak Yüksek Sağlık Kurulunca verilen karar Sosyal Güvenlik Kurumunu bağlayıcı nitelikte ise de diğer ilgililer yönünden bir bağlayıcılığı olmadığından Yüksek Sağlık Kurulu Kararına itiraz edilmesi halinde inceleme Adli Tıp Kurumu giderek Adli Tıp Kurumu Genel Kurulu aracılığıyla yaptırılmalıdır. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu'nun 28.06.1976 günlü, 1976/6-4 sayılı Kararı da bu yöndedir.Dosyadaki kayıt ve belgelerden; 07.04.1993 tarihinden itibaren Bağ-Kur sigortalısı olduğu, Bakırköy Dr. S.. K.. Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nin 15.04.2004 tarihli raporunda davacının multiple skleroza bağlı hafif hemiparezi sekeli, organik bunaltı bozukluğu (tedavi edilemeyen tip) miyop astiğmat olduğu, %80 iş gücü kaybı olduğunun tespit edildiği, 31.10.2007 tarihli Yüksek Sağlık Kurulu raporu ile davacının çalışma gücünün 2/3'ünü kaybetmemiş olduğuna karar verildiği, Adli Tıp Kurumu 3. Adli Tıp İhtisas Kurulu'nun 07.01.2009 tarihli raporunda, davacının beden çalışma gücünün en az 2/3 oranında kaybettiği, multiple skleroz arızasının meslek grup numarası bildirilmemekle 2 kabul edilerek, %67 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağına, 15.04.2004 tarihinde multiple skleroz hastalığı bulunduğu, ancak bulguların beden çalışma gücünün 2/3'ünü kaybettirecek düzeyde olmadığına karar verildiği, davacının talep tarihi olan 15.04.2004 tarihinde maluliyet oranının Adli Tıp Kurumu 3. Adli Tıp İhtisas Kurulu'ndan tekrar sorulduğu, 16.07.2012 tarihli raporda, davacının 01.05.1994 tarihinde multiple skleroz hastalığının mevcut olabileceği, ancak hastalığının maluliyetini gerektirecek düzeyde klinik bulgular meydana getirmiş olduğunu gösterir herhangi bir tıbbi belge bulunmadığının bildirildiği anlaşılmaktadır.Somut olayda, davacının maluliyeti bakımından Yüksek Sağlık Kurulu raporu ile Adli Tıp Kurumu 3. Adli Tıp İhtisas Kurulu'nun raporları arasında çelişki olduğu, bu çelişkinin giderilmediği ayrıca davacının maluliyetinin başlangıç tarihinin tespiti bakımından da eksik inceleme ile karar verildiği anlaşılmaktadır. Yapılacak iş; davacının çalışma gücünü en az % 60 oranında kaybedip kaybetmediği konusunda Yüksek Sağlık Kurulu raporu ile Adli Tıp Kurumu 3.Adli Tıp İhtisas Kurulu raporu arasındaki çelişkiyi gidermek bakımından Adli Tıp Kurumu Genel Kurulundan rapor almak, ayrıca davacının karar tarihi olan 01.02.2009 tarihinde malul olup olmadığını sormak, davacının maluliyet aylığına hak kazanıp kazanmadığını değerlendirerek sonucuna göre karar vermekten ibarettir.Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin eksik inceleme ve araştırma sonucu yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasa'ya aykırı olup bozma nedenidir. O halde davalı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 10.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.