MAHKEMESİ: Torbalı 1. Asliye Hukuk (İş) MahkemesiTARİHİ: 09/02/2007NUMARASI: 2006/5-2007/41Davacı, iş kazası sonucu malüliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir. Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. 1-Dava, nitelikçe iş kazası sonucu uğranılan beden gücü kaybı nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.Mahkemece, davacının davalı işverene ait işyerinde geçirdiği kaza sonucunda % 5 oranında malül kaldığı kabul edilerek hüküm kurulmuş ise de bu sonuç usul ve yasaya uygun değildir. Gerçekten, davacının maluliyet oranı tesbit edilmeden sonuca gidildiği ortadadır.Bu tür davalarda maluliyet oranının nasıl tesbit edileceği, 506 Sayılı Yasanın 109. maddesinde açıklanmıştır.Mahkemenin bu madde gereğince işlem yapmak üzere davacıya süre verip olaya ilişkin davacının kesin maluliyet oranı belirlenmeden , Ege Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı tarafından düzenlenen 17.05.2006 günlü rapora dayanarak , maluliyet oranının % 5 olarak kabul edilmesi usul ve yasaya aykırıdır. 2- Zararlandırıcı olaya maruz kalan davacı, olay günü işyerinde, tavuk üretim sipiral yemliklerin onarılması işini yaparken oluşan iş kazası sonucu yaralanmıştır.İnsan yaşamının kutsallığı çevresinde işveren, işyerinde işçilerin sağlığını ve iş güvenliğini sağlamak için gerekli olanı yapmak ve bu husustaki şartları sağlamak ve araçları noksansız bulundurmakla yükümlü olduğu İş Kanununun 77.maddesinin açık buyruğudur.İşverenin olaya ilişkin sorumluluğunun tesbiti ise yönteme uygun olarak alınacak kusur raporu ile belirlenir.Somut olayda ise kusur raporu alınmadan sonuca gidilmiştir.Bu tür davalarda bilirkişilerin, İş Kanununun 77.maddesinin öngördüğü koşulları gözönünde tutarak ve özellikle işyerinin niteliğine göre, işyerinde uygulanması gereken işçi sağlığı ve işgüvenliği tüzüğünün ilgili maddelerini incelemek suretiyle, işverenin, işyerinde alması gerekli önlemlerin neler olduğu, hangi önlemleri aldığı, hangi önlemleri almadığı, alınan önlemlere işçinin uyup uymadığı gibi hususlar ayrıntılı bir biçimde incelemek suretiyle kusurun aidiyeti ve oranı hiç bir kuşku ve duraksamaya yer vermeyecek biçimde, saptamaları gerektiği açıktır.Yapılacak iş, uyuşmazlığın niteliği gözönünde tutularak davacıya 8.2.2003 günü geçirdiği iş kazasına ilişkin olarak oluşan maluliyetinin 506 Sayılı Yasanın 109.maddesi gereğince belirlenmesi için Kuruma başvurması giderek dava açması için süre verilerek kesin maluliyet oranını belirlemek ve işçi sağlığı ve iş güvenliği konularında uzman bilirkişilere konuyu yukarıda açıklandığı biçimde inceletmek, verilen rapor dosyadaki bilgi ve belgelerle birlikte değerlendirilerek ve koşulları varsa belirlenen duruma göre hesap raporu da aldıktan sonra sonucuna göre karar vermekten ibarettir.Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.O halde, davalının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 18.02.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.