MAHKEMESİ: Balıkesir 1. İş MahkemesiTARİHİ: 09/02/2009NUMARASI: 2007/95-2009/67Davacı,işe giriş tarihinin 14.11.2006 tarihleri olduğunun tespitine,idari para cezasının iptaline,aksine Kurum işleminin iptaline karar verilmesini istemiştir.Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.Davacı vekili, davacı işyerinde işe başlatılan iki sigortalının 14.11.2006 tarihinde kuruma verilen işe giriş bildirgelerinde işe başlama tarihlerinin hata sonucu 14.10.2006 olarak yazıldığını, düzeltme talebinin kurum tarafından reddedilerek, idari para cezası tahakkuk ettirildiğini belirterek, işe giriş tarihlerinin 14.11.2006 olarak tesbiti ile kurumca tahakkuk ettirilen 1062,00 TL idari para cezasının iptalini talep etmiştir. Yargılama sırasında idari para cezasının iptaline ilişkin talep atiye terk edilmiş, mahkemece işe giriş tarihinin tesbitine ilişkin talebin kabulüne karar verilmiş ise de bu sonuç usul ve yasaya uygun bulunmamaktadır.Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasa'nın 9. maddesinde “İşverenin çalıştıracağı kimseleri, işe başlatmadan önce örneği Kurumca hazırlanacak işe giriş bildirgeleriyle Kuruma doğrudan bildirmekle veya bu belgeleri iadeli-taahhütlü olarak göndermekle yükümlü olduğu,İnşaat işyerlerinde işe başlatılacak kimseler için işe başlatıldığı gün Kuruma veya iadeli-taahhütlü olarak postaya verilen işe giriş bildirgeleri ile Kuruma ilk defa işyeri bildirgesi verilen işyerlerinde işe alınan işçiler için en geç bir ay içinde Kuruma verilen veya iadeli-taahhütlü olarak gönderilen işe giriş bildirgeleri de süresi içinde verilmiş sayılacağı bildirilmiştir. Anılan bildirgelerin süresinda kuruma verilmemesi halinde aynı yasanın 79. maddesi gereğince 140. maddede yazılı idari para cezalarının uygulanacağı açıktır. 140. madde gereğince tahakkuk eden idari para cezalarına karşı maddede yazılı prosedüre uygun itiraz mümkün olup,kurum kayıtlarına intikal etmiş yazılı belgelerdeki bilgilerin aksi eşdeğer belgelerle ispatlanabilir. Bir başka deyişle yazılı belgenin varlığı halinde tanık sözlerine itibar olunamaz.Somut olaya gelince; davanın İdari Para Cezasını ortadan kaldırmaya yönelik olarak açıldığı anlaşılmaktadır.Her ne kadar işe giriş bildirgelerinde ismi geçen sigortalılar da işe giriş tarihi konusunda dinlenmiş ise de; işverenin emri altında ve işini kaybetme kaygısı ile yazılı şekilde ifade verdikleri söz götürmez. Oysa sigortalı olma hakkı, kamu düzeninden doğan vazgeçilemez,devredilemez bir haktır.Yazılı belgenin aksi eşdeğer belgelerle ispat edilemediğinden sigortalıların işe giriş tarihinin tespitine yönelik davanın reddine karar verilmesi gerekirken mahkemece kabulüne karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.O halde davalının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve karar bozulmalıdır.SONUÇ:Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA 02.03.2010 tarihli oturumda oybirliğiyle karar verildi.