Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 2219 - Karar Yıl 2010 / Esas No : 2704 - Esas Yıl 2009





MAHKEMESİ: İzmir 5. İş MahkemesiTARİHİ: 25/12/2008NUMARASI: 2004/247-2008/826Davacı, kurum kayıtlarında yanlış yazılan soyadı ve doğum tarihinin nafus kayıtlarına göre düzeltilmesine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.Hükmün davalılardan kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.Dava, davacının SSK kayıtlarında “Ç.” olarak geçen soyadının “Ç.”, "1958" olarak geçen doğum tarihinin "2.1.1960" olarak düzeltilmesi istemine ilişkindir.Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş ise de bu sonuç usul yasaya uygun bulunmamıştır.Yapılan incelemede SSK kayıtlarında 2.2.1976 tarihli işe giriş bildigesi ile 1958 doğumlu H.Ç.ın, 31.8.1977 tarihli işe giriş bildirgesiyle 21.1.1960 doğumlu H. Ç.'ın, 12.1.1978 tarihli bilgirge ile 2.1.1960 doğumlu H.Ç.ın işe girişinin bildirildiği, bu bildirgelerin imzalı olduğu, 15.5.1978 tarihli ve 7.9.1978 tarihli bildirgeler ile 1960 doğumlu H.Ç.'ın işe girişinin bildirildiği, bildirgelerde parmak izi bulunduğu davacının Muş İli, Merkez Ş.Köyü nüfusunda kayıtlı 2.1.1960 doğumlu H.Ç. olduğu, askerlik belgesinin Muş İli Ş.Köyünden 1960 doğumlu H.Ç.adına düzenlendiği, M.Nüfus Müdürlüğü Ş. Köyü Nüfusunda 1958 doğumlu M.oğlu H.Ç. adında birisinin kayıtlı olmadığı, Musa oğlu 1960 doğumlu H.Ç.’nın bulunduğu, imza tetkikatında 31.8.1977-12.1.1978 ve 2.2.1976 tarihli bildirgelerindeki imzaların davacıya ait olduğunun tespit edildiği, parmak izi incelemesi yaptırılmadığı, Emniyetten (jandarmadan) bir başka "H.Ç." adlı kişinin bulunup bulunmadığı konusunda araştırma yaptırılmadığı, bildirgelerin verildiği A., M.H.N.işyerlerine ait dönem bordrolar istenerek dönem bordro tanıklarının dinlenmediği görülmüştür.Yapılacak iş; davanın kamu düzeniyle ilgili olduğu, sigortalılığın zorunlu kişiye bağlı ve özellikle devredilemez bir hak olduğu ve bu tür davaların özel bir duyarlılığı gerektirdiği nazara alınarak, davacının çalıştığını bildirdiği işverenlerden varsa şahsi işyeri dosyaları getirtilerek ve dönem bordroları gibi belgeler birlikte değerlendirilerek işe giriş bildirgelerinde, varsa fotoğrafların, parmak izlerinin davacıya ait olup olmadığı konusunda benzerlik incelemesi yapılmalı, davacıyı yakından tanıması gereken ve çalışmaları Kurum kayıtlarına geçirilmiş çalışma arkadaşları dinlenmeli bir başka "H.Ç." adlı kişi olup olmadığı konusunda zabıta araştırması yapılmalı, çekişme konusu hizmetlerin kime ait olduğu kesin olarak saptanarak hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmelidir.Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin eksik inceleme sonucu yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.O halde, davalı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 02.03.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.