Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 21798 - Karar Yıl 2007 / Esas No : 2064 - Esas Yıl 2007





MAHKEMESİ : Kocaeli 1. İş MahkemesiTARİHİ : 22/12/2006NUMARASI : 2004/1076-2006/724Davacı, eksik işçilik nedeniyle davalı Kurum tarafından tahakkuk ettirilen prim ve gecikme zammı borcunun iptaline karar verilmesini istemiştir.Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.Hükmün taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. Dava, davacı şirketin 23.3.1999 tarihli sözleşme gereği üstlenmiş olduğu montaj demontaj işiyle ilgili olarak eksik işçilik bildirimi nedeniyle davalı Kurum tarafından tahakkuk etririlen prim ve gecikme zammı borcunun iptali istemine ilişkindir.Mahkemece, alınan bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Dosyadaki bilgi ve belgelerden davacı şirketin 22.3.1999 tarihli sözleşme ile dava dışı N.Çimento Sanayi A.Ş.'ne ait seperatör alt ve üst gövdesi kampunsatörler, adaptör parça, seperatör platformarator, tahrik şasesi tahrik platformu ve gaz borusu imalatlarının komple yapılmasını üstlendiği, davacının üstlendiği bu iş nedeniyle yeterli işçilik bildirilmemesi nedeniyle davalı Kurumca hesaplanan 9.391.862.500 TL. eksik işçilik miktarı üzerinden taahakkuk ettirilen 3.240.192.562 TL sigorta prim borcunun ödenmesine ilişkin yazının davacı şirkete 23.11.2004 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmaktadır.506 sayılı Yasa'nın 4958 sayılı Yasa'nın 37. maddesi ile değişen 79. maddesinin 13. fıkrası uyarınca; işverenin tebliğ edilen prim borcuna karşı tebliğ tarihinden itibaren 1 ay içinde ilgili Kurum ünitesine itiraz edilebileceği itirazın reddi halinde işverenin kararın tebliği tarihinden itibaren 1 ay içerisinde yetkili mahkemeye başvurabileceği hükmü öngörülmüştür.Somut olayda prim borcunun davacıya 23.11.2004 tarihinde tebliğ edildiği davacı şirketin karara itiraz etmeksizin 22.12.2004 tarihinden dava açtığı dosyadaki bilgi ve belgelerden açıkça anlaşılmaktadır. Başka bir anlatımla davacının yukarıda sözü geçen maddede öngörülen prosedüre uymadığı giderek Kurum ünitesi itiraz etmeksizin doğrudan mahkemeye başvurduğu açıktır. Hal böyle olunca özellikle Kurum ünitesi İtiraz Komisyonu Kararı'nın iptaline yönelik bir davanın açılmadığı ortadadır.Öte yandan bu tür uyuşmazlıkların İş Mahkemesinde çözülebilmesi için SSK.'nun 79. maddesinin öngördüğü prosedürün işletilmesinden sonra süresinde dava açılması gerekmektedir.Yapılacak iş; bu dava prim borcunun davacı şirkete tebliğinden itibaren Kurum ünitesine yapılacak itiraz süresinde açılmış olduğundan davacıya Kurum ünitesine itiraz etmesi için önel vermek ve bu itirazın sonucu bekletici mesele yapılarak sonucuna göre karar vermektir.Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.O halde, davalı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre tarafların diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, 4.12.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.