Y A R G I T A Y İ L A M IİNCELENEN KARARINMAHKEMESİ : Bismil Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 08/07/2015NUMARASI : 2015/45-2015/444Davacı, 05/08/1994-25/07/2008 tarihleri arasında tarım Bağ-Kur sigortalısı, 25/07/2008-09/04/2012 tarihleri arasında isteğe bağlı sigortalısı olduğunun tespitine, bu taleplerin kabul edilmemesi halinde ise ödediği primlerin yasal faiziyle birlikte iadesine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme, bozmaya uyarak ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.Hükmün, taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.K A R A RDava, davacının 05/08/1994-25/07/2008 tarihleri arasında Tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun, 25/07/2008-09/04/2012 tarihleri arasında da isteğe bağlı sigortalı olduğunun tespiti istemine ilişkindir.Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile yazılı şekilde hüküm kurulmuştur.Davanın yasal dayanağını oluşturan 2926 Sayılı Yasa'da, 506 Sayılı Yasa'nın 79. maddesindeki gibi, geçmiş Tarım Bağ-Kur hizmetlerinin tespitine ilişkin bir düzenleme mevcut değildir. Anılan Yasa'nın 5. maddesinde, 7. maddede belirtilen süre içinde kayıt ve tescillerini yaptırmayan sigortalıların hak ve yükümlülüklerinin, kayıt ve tescil edildikleri tarihi takip eden aybaşından itibaren başlayacağı belirtilmiştir. Yas'anın 10. maddesindeki kayıtlar Kurum tarafından yapılacak olan tescil işlemleri için uygulama alanı bulmaktadır.Yargıtay'ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş kararları; Kurum'un prim alacaklarını Bakanlar Kurulu kararı ile ürün bedellerinden tevkifat suretiyle tahsil etmesi halinde, Bağ-Kur’un prim ödenmesine rağmen, sigortalıyı re’sen kayıt ve tescil etmemesi, yasanın kendisine yüklediği re’sen tescil yükümlülüğüne aykırılık teşkil ettiğinden, prim tevkifatının yapıldığı tarihi izleyen aybaşından itibaren sigortalı olarak kabulü gerektiği yönündedir.İlk prim kesintisini izleyen yıllarda prim kesintisi veya ürün tesliminin gerçekleştiğinin belirlendiği durumlarda, bu yıllar için de tespit kararı verilmesi gerekmektedir. Tarım Bağ-Kur sigortalılığının temel koşulu 2926 sayılı Yasa'nın 2/1 ve 3/b maddelerinde belirtildiği gibi, tarımsal faaliyette bulunmaktır. Prim tevkifatına dayalı tespit davasında, salt ziraat odası ve kooperatif kaydı gibi belgelerin bulunması, davanın kabulü için yeterli değildir. Tarımsal faaliyetin sürdüğünün, faaliyete ilişkin olarak hangi tarımsal ürünlerin üretildiği, nereye satıldığı veya teslim edildiği gibi hususlar da somutlaştırılarak belirlenmelidir. Prim tevkifatı ve ürün tesliminin, bir-iki yıl dışında süreklilik arz ettiği hallerde de, tarımsal faaliyetin sürekli olduğu kabul edilebilir../..Prim kesintisinin bulunmadığı yıllarda, tarımsal faaliyetin saptanması bakımından, ürünlerin ne şekilde değerlendirdiğini ortaya koymak, davacının tarımsal faaliyete elverişli taşınmazlarının bulunup bulunmadığını araştırmak, tarımsal faaliyetin taşınmazların kiralanması suretiyle yürütüldüğü iddia ediliyor ise, bu konuda taşınmazların kimden, hangi yıllar için kiralandığı, hangi tarımsal ürünlerin üretimi için faaliyette bulunulduğu, kiralayan kişinin Tarım Bağ-Kur sigortalılığının bulunup bulunmadığı, kiracının kiralama yoluyla tarımsal faaliyetini yürütmeye elverişli tarımsal alet edevatının bulunup bulunmadığı gibi ayrıntılı araştırma yapmak, gerektiğinde tarımsal faaliyetin yapıldığı iddia edilen dönemdeki muhtar ve azaların bilgilerine başvurmak, özetle, tarım faaliyetinin devam edip etmediğini hiçbir kuşku ve duraksamaya yer vermeyecek şekilde ortaya koymak ve sonucuna göre hüküm kurmak gerekir. 11/09/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6552 sayılı Yasa'nın 58 maddesiyle 5510 sayılı Kanun'a aşağıdaki geçici 54. madde eklenmiş olup madde ile “Mülga 4355 sayılı Ticaret ve Sanayi Odaları, Esnaf Odaları ve Ticaret Borsaları Kanunu, mülga 5373 sayılı Esnaf Dernekleri ve Esnaf Dernekleri Birlikleri Kanunu ve mülga 507 sayılı Esnaf ve Küçük Sanatkârlar Kanunu'na göre; esnaf ve sanatkâr siciline veya odasına ya da her ikisine birden kayıtları bulunmakla birlikte üye kayıtlarının mevzuata uygun olarak yapılmadığının tespit edilmesi üzerine, Kurum'a kayıt ve tescili yapılmakla birlikte, 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamındaki sigortalılık süreleri geçersiz sayılarak iptal edilen sigortalılardan 22/3/1985 tarihinden sonraki sürelere ait prim, gecikme zammı ve gecikme cezalarının 31/12/2013 tarihine kadar ödenmiş olması şartıyla 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamındaki sigortalılıkları başlangıç tarihinden itibaren geçerli sayılılır.4 üncü ve 7 nci maddeler ile 2926 sayılı Kanunun 2 nci, 5 inci ve 9 uncu maddelerine göre kayıt ve tescili yapılanların, sigortalılık tescil ve sürelerine esas tarımsal faaliyetleri ile ilgili kurum ve kuruluş üye kayıtlarının mevzuata uygun olarak yapılmadığının tespit edilmesi üzerine sigortalılıkları geçersiz sayılarak iptal edilenlerin, tescillerinin yapıldığı tarihten 31/12/2010 tarihine kadar geçen sürelere ait prim, gecikme zammı ve gecikme cezalarının 31/12/2013 tarihine kadar ödenmiş olması şartıyla, 4 üncü maddenin birinci -fıkrasının (b) bendinin (4) numaralı alt bendi kapsamındaki sigortalılıkları başlangıç tarihinden itibaren geçerli sayılır. Ancak, tevkifat kesintisine binaen geriye dönük yapılan tescillerden, tevkifatın yapıldığı tarihte ziraat odası kaydı bulunmayan, daha sonra geriye dönük tesis edilen kayıtlar geçerli kabul edilmez. Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten sonra birinci ve ikinci fıkralar uyarınca hizmet iptali yapılmaz.Bu maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar Kurum tarafından belirlenir.” hükmünü içermektedir. Öte yandan, sigortalının 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (a), (b) ve (c) bentlerinde yer alan sigortalılık hallerinden birden fazlasına aynı anda tabi olmasını gerektirecek şekilde çalışması halinde; öncelikle aynı maddenin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında, (c) bendi kapsamında çalışması yoksa ilk önce başlayan sigortalılık ilişkisi esas alınarak sigortalı sayılması gerektiği de 5510 sayılı Yasa'nın 53.maddesinin 1.fıkrası gereğidir. Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacının 18/07/2008 tarihinde Kurum kayıtlarına intikal eden işe giriş bildirgesi uyarınca 01/05/1997 tarihinden itibaren 1479 sayılı Yasa kapsamında kayıt ve tescilinin yapıldığı ancak Kurum tarafından oda kayıtları üzerinde yapılan inceleme neticesinde oda kaydı geçersiz sayıldığından davacının sigortalılık süresi prim tevkifatına ve Tütün İşletmesi Müdürlüğü kayıtlarına göre güncellenmiş olup 01/05/1997-31/12/2002 tarihleri arasında 2040 gün Tarım Bağ-kur sigortalısı kabul edildiği, ./..24/04/1996, 15/05/1999, 15/08/1999, 15/06/2000, 15/06/2001 tarihli tütün ekiciliğinden dolayı prim tevkifatlarının bulunduğu, Tütün İşletmesi Müdürlüğü'nde 1398 üye kayıt numarası ile 1994-2002 tarihleri arasında kaydının bulunduğu, 25/07/2008-13/03/2012 tarihleri arasında düzenli olarak Tarım Bağ-Kur sigortalılığı prim borcu ödemesinde bulunduğu, 05/08/1994 tarihinden itibaren Ziraat Odası üyelik kaydının bulunduğu, yargılama aşamasında yapılan araştırmalar, duruşmalarda dinlenen davacı ve kamu tanıklarının beyanları doğrultusunda davacının 1990 yılından itibaren icar yolu ile tütün ekerek geçimini sağladığı, Mahkemece bu şekilde kurulan hükmün Dairemizin 09/12/2014 tarih ve 2014/5887 Esas ve 2014/26736 Karar no lu ilamı ile “ davacının 6552 sayılı Yasa'nın 58. maddesi kapsamında Kurum'a müracaatının bulunup bulunmadığı, varsa Kurumca bu kapsamda herhangi bir işlem yapılıp yapılmadığı hususlarının araştırılması gerektiği” belirtilmek suretiyle bozma nedeni yapıldığı, Mahkemece bozma ilamına karşı “uyma” kararı verilmek suretiyle yapılan yargılamada Kurum'un cevabî yazısı ile davacının 25/02/2015 tarihinde Kurum'a 6552 sayılı Yasa kapsamında mürâcaatının bulunduğunun Mahkeme'ye bildirildiği anlaşılmaktadır.Somut olayda; 5510 sayılı Yasa'ya eklenen Geçici 54. madde hükümleri doğrultusunda davacının 01/05/1994-31/12/2010 tarihleri arası Tarım Bağ-Kur sigortalılığına ilişkin olarak bu tarihler arasını kapsayan sigortalılık prim borcu ödemesini 31/12/2013 tarihine kadar yapmış olması halinde davacı, sigortalılığının başlangıç tarihinden itibaren geçerli sayılması imkanından faydalanabilecektir. Bu doğrultuda Kurum'dan Kurum tarafından kabul edilen Tarım Bağ-Kur sigortalılık sürelerinin de göz önünde bulundurularak davacının yapmış olduğu sigorta prim borcu ödemelerinin ne kadarlık Tarım Bağ-Kur sigortalılık süresini karşıladığının sorulmak suretiyle alınacak cevaba göre bu sürelerde davacının Tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun kabulü gerekir iken Mahkemece yazılı şekilde sonuca gidilmesi hatalı olmuştur. Yapılacak iş; öncelikle davacının Kurum tarafından 01/05/1997-31.12.2002 tarihleri arasında Tarım Bağ-Kur sigortalısı olarak kabul edilmesi nedeniyle bu dönem de göz önünde bulundurularak, 01/05/1994-31/12/2010 tarihleri aralığı için 6552 Sayılı Yasa'nın 58. maddesiyle 5510 sayılı Yasa'ya eklenen Geçici 54/2. maddesi ve 5510 sayılı Yasa'nın 53. maddesi kapsamında değerlendirilme yapılarak, tevkifatın bulunduğu yıllar dışında 01/05/1994-31/12/2010 tarihleri aralığı için 31/12/2013 tarihine kadar yapılan sigortalılık prim borcu ödemelerinin ne kadarlık sigortalılık süresini karşıladığını sorarak bu süreler içerisinde davacının Tarım Bağ-Kur sigortalısı olarak kabulüne karar vermekten ibarettir.Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz ardı edilerek kurulan hüküm usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.O halde, davalı Kurum ve davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 30/11/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.