Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 20364 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 21596 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :İş MahkemesiDavacı, davalılardan işverene ait işyerinde geçen çalışmalarının tespitine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.Hükmün, davalılar vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. K A R A RDava, davacının 01.01.1972 tarihinden itibaren ayda 30 gün süre ile davalı Apartman'da geçen ve Kurum'a bildirilmeyen sigortalı çalışmalarının tespiti istemine ilişkindir.Mahkemece, Dairemiz bozma ilamına karşı “uyma” kararı verilerek yapılan yargılama neticesi davanın kabulü ile hükümde yazılı şekilde karar verilmiştir.Bu tür hizmet tespitine yönelik davaların kamu düzenini ilgilendirdiği ve bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi icap ettiği, Yargıtay’ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş içtihadı gereğidir. Yasal dayanağı 506 sayılı Yasa’nın 79/10. ve 5510 sayılı yasanın 86/9. maddesi olan bu tür davalarda, öncelikle davacının çalışmasına ilişkin belgelerin, işveren, tarafından verilip verilmediği, ya da çalıştıklarının Kurumca tespit edilip edilmediği yöntemince araştırılmalıdır. Bu yasal koşul oluşmuşsa işyerinin o dönemde gerçekten var olup olmadığı, Yasa'nın kapsamında veya kapsama alınacak nitelikte bulunup bulunmadığı eksiksiz bir şekilde belirlenmeli daha sonra çalışma iddiasının gerçeğe uygunluğu özel bir duyarlılıkla araştırılmalıdır. Çalışma olgusu her türlü delille ispatlanabilirse de, çalışmasının konusu, sürekli, kesintili, mevsimlik mi olduğu, başlangıç ve bitiş tarihleri ve alınan ücret konularında tanıkların sözleri değerlendirilirken bunların inandırıcılığı üzerinde durulmalı, verdikleri bilgilere nasıl vakıf oldukları, işveren ve işçiyle, işyeriyle ilişkileri, bazen uzun yılları kapsayan bilgilerin insan hafızasında yıllarca eksiksiz nasıl taşınabileceği düşünülmeli ve tanıklar buna göre isticvap olunmalı, işyerinin kapsam kapasite ve niteliği ile bu beyanlar kontrol edilmeli, mümkün oldukça işyerinin müdür, amir, şef, ustabaşı ve postabaşı gibi görevlileri ve o işyerinde çalışan öteki kişiler ile o işyerine komşu ve yakın işyerlerinde bu yeri bilen ve tanıyanlar dahi dinlenerek tanık beyanlarının sağlığı denetlenmeli ve çalışma olgusu böylece hiç bir kuşku ve duraksamaya yer bırakmayacak sağlıklı bir biçimde belirlendikten sonra ücret konusu üzerinde durulmalı tespiti istenilen sürenin evvelinde ve sonrasında beyyine başlangıç sayılabilecek ödeme belgeleri ve sair bu nitelikte bir belge yoksa Hukuk Muhakemeleri Usulü Kanunu madde 288’de yazılı sınırları taşan ücret alma iddialarında yazılı delil aranmalı bu sınırlar altında kalan ücret alma iddialarında ücretmiktarları tanıklardan sorulmalı 506 sayılı Yasa’nın madde 3 B ve D’de olduğu gibi ücretin sigortalı sayılmanın koşulu olan durumlarda ücret alma olgusunun var olup olmadığı özellikle saptanmalıdır. Bu davalarda işverenin kabulünün tek başına hukuki bir sonuç doğurmayacağı göz önünde tutulmalıdır.Dosyadaki bilgi ve belgelerden , davacıya ait hizmet cetvelinde 1968/3-25/09/2009 tarihleri arasında davacı adına 2798 gün hizmet bildiriminde bulunulduğu, davalı Apartman tarafından davacı adına Kurum Kontrol Memurluğu raporuna istinaden 02/06/2006 tarihli 1 (bir) günlük hizmetin Kurum' a bildirildiği, davalı Apartmanın 01/04/1971-30/04/1971 tarihleri arasında Yasa kapsamına alınmış olduğu, yapılan zabıta araştırması neticesi “2007 yılında .... Apartmanı'nın satıldığı, bir dönem tadilatının yapıldığı ve tadilat sonrası “....” adını aldığı, davacıyı tanıyan herhangi bir kişiye rastlanmadığı”nın tutanağa bağlandığı, duruşmalarda davacı tanıklarının dinlenmiş olduğu, bilirkişi raporunun sunulduğu ve bu şekilde kurulan ilk hükmün Dairemizin 26/03/2013 tarih ve 2012/20458 E. ve..... no lu ilamı ile “eksik inceleme ve araştırma” nedeniyle bozma konusu yapıldığı, bozma ilamı sonrası Mahkemece “uyma” kararı verilerek yargılamaya devam olunduğu ve yapılan yargılamada ...'a ait cevabî yazı ile “davalı Apartman'a ve davacıya ait herhangi bir abonman kaydının bulunmadığı”nın Mahkeme'ye bildirildiği, Vergi Dairesi'nin cevabî yazısı eki olan 17/12/2013 tarihli yoklama fişi ile ......Apartmanı'nın ... Turizm ve Otelcilik tarafından devralındığı, 2007 yılından itibaren tadilat sürecine girdiği, 21/06/2010 tarihinden itibaren de Galata Residance olarak faaliyete geçtiği”nin belirtildiği, davalı Apartman malikleri tarafından Apartman'da işyeri olarak faaliyette bulan firmalar için düzenlenmiş kira sözleşmelerinin dosyaya sunulduğu, duruşmalarda davacı tanıklarının dinlendiği, 18/06/2014 tarihli bilirkişi raporunun dosyaya sunulduğu anlaşılmaktadır. Somut olayda; davacı tanıklarının Apartman'ın 6(altı) daire ve 1(bir) dükkandan oluştuğunu beyan etmelerine göre davacının davalı Apartman'da part time çalışıp çalışmadığı hususunun titizlikle incelenmesi gerektiğinin gözardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması hatalı olmuştur. Yapılacak iş, davacının davalı Apartman'daki çalışmasının tam süreli ya da part time (kısa süreli) olup olmadığını tespit etmeye yönelik olarak öncelikle Belediye'den davalı Apartmana ait iskan belgelerini getirtmek, davalı Apartma'nın kısmen işyeri kısmen konut olarak kullanıldığı anlaşılmakla Apartman sakinlerini re'sen belirleyerek bunların tanık olarak beyanlarına müracaat etmek, ayrıca bu tanıkların adresleri tespit edilemediği ya da beyanları ile yetinilmediği takdirde, Sosyal Güvenlik Kurumu, Zabıta, Maliye, Meslek Odası, Mahalle Muhtarlığı aracılığıyla davalı işyerine komşu işyerleri tanıklarını, komşu apartman kapıcılarını tespit etmek ve davacının çalışmasının niteliği ile ilgili beyanlarını almak, davacının tüm mesaisini davalı apartmana hasredip etmediğini belirlemek, nihayetinde davacının part-time çalıştığının kabulü halinde ise, davacının sürekli olarak bir günde kaç saat çalıştığı, giderek haftalık ve aylık çalışma süreleri belirlenerek, 4857 sayılı İş Kanunu’nun 63. maddesi gereğince 7.5 saat çalışma bir günlük çalışma hesabı ile kaç iş gününe karşılık olduğu hususu bir uzman bilirkişinin görüşü alınmak suretiyle açıkça saptandıktan sonra sonucuna göre karar vermekten ibarettir. O halde, davalı Kurum ve davalı Apartman malikleri vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalı işverenlere iadesine, 16/11/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.