Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 20233 - Karar Yıl 2007 / Esas No : 14132 - Esas Yıl 2007





MAHKEMESİ: Ankara 18. İş MahkemesiTARİHİ: 16/05/2007NUMARASI: 2005/1188-2007/273Davacı, yaşlılık aylığında yapılan Sosyal Güvenlik Destek Primi kesintisinin iptali iadesine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.Davacı, emekli aylığından yapılan Sosyal Güvenlik destek primi kesintisinin iptalini, davalı kuruma 1.348,09 YTL. Sosyal Güvenlik destek primi kesintisi ile gecikme cezası borcu bulunmadığına, yapılan kesinti miktarının tesbitini ve fazlası saklı olmak üzere aylığından yapılan 95.00 YTL.’lik kısmının iadesini istemiştir.Mahkemece istemin kabulüne karar vermiştir.Dosya kapsamından, davacıya 01.08.1992 tarihinden itibaren emekli aylığı bağlandığı, vergi kaydı 04.07.1997 tarihinde sona ermekle birlikte, oda kaydının 26.10.2005, sicil kaydının ise 06.09.2004 tarihine kadar devam etmesi nedeniyle 1479 sayılı Yasa’nın 24. maddesi dikkate alınarak aynı Yasa’nın ek 20. maddesi uyarınca davacı hakkında Sosyal Güvenlik destek primi kesintisi uygulanmasının yapıldığı anlaşılmaktadır.1479 sayılı Kanuna 4447 sayılı Kanunla eklenen ek 20. maddesinde bu Kanun gereğince yaşlılık aylığı bağlananlardan 24. maddenin (1) numaralı bendinde belirtilen çalışmalarına devam edenlerin veya daha sonra çalışmaya başlayanların sosyal yardım zammı dahil tahakkuk eden aylıklarından, aylığın bağlandığı veya tekrar çalışmaya başlanıldığı tarihi takip eden aybaşından itibaren çalışmalarının sona erdiği ay dahil %10 oranında Sosyal Güvenlik destek primi kesileceği belirtilmiş, Kanunun yayınlandığı tarihten önce aylık bağlanmış olanların Kanunun yayımını takip eden aybaşı olan 01.10.1999 tarihinden itibaren, bu tarihten sonra ticari faaliyete başladıkları tarihi takip eden aybaşından itibaren üç ay içinde Kuruma yazılı bildirimde bulunma mecburiyeti getirilmiştir. Bu sürelerde Kuruma bildirimde bulunanlardan gecikme zammı istenmeyecek yalnız %10 oranında Sosyal Güvenlik destek primi kesintisi yapılacaktır.1479 sayılı Kanunun 24. maddesi gereğince zorunlu Bağ-Kur sigortalılık statüsünün oluşması için 4956 sayılı Yasa’nın 14. maddesi ile 24.07.2003 tarihinde getirilen değişiklikten önce gelir vergisi mükellefiyeti, esnaf ve sanatkarlar sicili kaydı veya meslek kuruluşu kayıtlarından birinin bulunması yeterlidir. Değişiklikten sonra ise gelir vergisi mükellefiyeti veya sicil kaydı ile birlikte meslek kuruluşu kaydı aranmaktadır.Davacının kendi adına ve hesabına çalışmasının yasal karinesi olan meslek kuruluşu ve sicil kayıtları 1479 sayılı Kanunun ek 20. maddesinin yürürlük tarihi olan 01.10.1999 tarihinden sonraki dönemde devam ettiğine göre kayıtların gerçeği yansıtıp, yansıtmadığının araştırılması gerekirken soyut tanık beyanı ve yetersiz bilirkişi raporu itibariyle karar verilmesi uygun bulunmamıştır.Yapılacak iş;1479 sayılı Kanunun ek 20. maddenin yürürlük tarihinden sonra davacının kendi nam ve hesabına fiili çalışmasının olup, olmadığının tesbiti için işyerinin bulunduğu çevreden zabıta yoluyla araştırma yaptırılmalı, işyerinin bağlı olduğu belediye ve muhtarlıktan bilgi alınmalı, oda ve sicil kayıtlarının neden devam ettiği, aidatlarını yatırıp yatırmadığı, hazirun cetvellerinde isminin ve imzasının bulunup bulunmadığı araştırılmalı, tüm deliller toplanıp birlikte değerlendirilerek sonuca ulaşılmalıdır. Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular göz ardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.O halde, davalı kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 12.11.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.