Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 19902 - Karar Yıl 2007 / Esas No : 17973 - Esas Yıl 2007





Mahkemesi: Ankara 10.İş MahkemesiTarih: 16/05/2007No: 1744-157Davacılar murisinin, iş kazası sonucu ölümünden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesi davasının yapılan yargılaması sonunda; ilamda yazılı nedenlerle gerçekleşen 44.107,64 YTL maddi ve manevi tazminatın yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine ilişkin hükmün süresi içinde temyizen incelenmesi davacılar ile davalılardan N. İnş. Ltd. Şti. vekillerince istenilmesi ve davalılardan N.İnş.Ltd.Şti. vekilince de duruşma talep edilmesi üzerine, dosya incelenerek, işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 06.11.2007 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü davalılardan N.İnş. Ltd. Şti. vekili Avukat H. Y.geldi. Karşı taraf ile diğer davalı adına kimse gelmedi. Duruşmaya başlanarak hazır bulunan Avukatın sözlü açıklaması dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek aynı gün Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü ve aşağıda karar tesbit edildi.1-Dosyadaki yazılara toplanan delillere hükmün dayandığı gerektirici sebeplere, temyizin kapsamı ve temyiz nedenlerine göre davacıların tüm davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki sair temyiz itirazlarının reddine.2- Dava; 25.10.2003 tarihinde meydana gelen iş kazası sonucu, ölen sigortalının, eşi ile annesinin maddi ve eşi annesi ve kardeşlerinin manevi tazminat istemlerine ilişkindir.Mahkemece davacıların manevi tazminat istemlerinin kısmen kabulüne, davacı eş M.Y.’ın maddi zararı sigorta tahsisleri peşin sermaye değeri karşılandığından maddi tazminat istemi reddedilmiş, davacı anne K.Y.’ın maddi tazminat istemi ile tüm davacıların manevi tazminat istemlerinin ise kısmen kabulüne karar verilmiş ve bu karar süresinde davacılar ile davalı tarafından temyiz edilmiştir.Yerel mahkemenin Davacı K.Y.’ın maddi tazminat talebini ile ilgili olarak eksik araştırma ile sonuca vardığı anlaşılmaktadır.Dava nitelikçe Sosyal Sigortalar Kurumu tarafından karşılanmayan zararın giderilmesi istemine ilişkindir. Bu nedenle, haksız zenginleşmeyi ve mükerrer ödemeyi önlemek için kurum tarafından hak sahiplerine bağlanan gelirin Peşin Sermaye değerinin belirlenen tazminattan düşürülmesi gerektiği Yargıtay'ın oturmuş yerleşmiş, görüşlerindendir. Bu bakımdan, davanın niteliği göz önünde tutularak öncelikle hak sahiplerine Sosyal Sigortalar Kurumu tarafından iş kazası nedeniyle gelir bağlanıp bağlanmadığının araştırılması, gelir bağlanmış ise, bildirilen miktarın, tazminattan düşülmesi, gelir bağlanmamış ise bu yön, hak sahibinin tazminat hakkını doğrudan etkileyeceğinden hak sahibine; gelir bağlanması için Kuruma başvurmaları giderek dava açmaları yönünden önel verilmesinde yasal zorunluluk olduğu açıktır. Başka bir anlatımla, hak sahibi tarafından Kurum aleyhine açılan davada, 506 Sayılı Yasanın 24.maddenin öngördüğü koşulların oluşmadığının saptanması durumunda; hak sahibine, gelir bağlanmayacağı giderek, hak sahibinin, destekten yoksun kalma tazminat isteme hakkına sahip olmayacağı açık-seçiktir. Somut olayda, hak sahibi Anne K.Y. yönünden yukarıda açıklanan doğrultuda, inceleme ve araştırma yapılmadığı ortadadır. Yapılacak iş; davanın niteliği göz önünde tutularak, davacı K.Y.’a bağlanan gelirin ne olduğu Kurumdan sorulmak ve bildirilen miktarı zarardan düşmek, gelir bağlanmadığının bildirilmesi durumunda; gelir bağlanması için Kuruma başvurması giderek dava açması yönünden önel verilmek ve verilen önelin sonucuna göre karar vermekten ibarettir.Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın ve özellikle 506 sayılı yasanın 24.maddesine yanlış anlam verilerek, evli ve çocuksuz ölen sigortalının annesi olan davacı K.Y.’ın aktif sigortalı olarak çalışmadığı ve bu çalışması nedeniyle gelir ve aylık bağlanmadığının anlaşıldığından bahisle yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.O halde, davalının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, davalılardan N. İnş. Ltd.Şti. yararına takdir edilen 500.00 YTL. duruşma Avukatlık parasının karşı tarafa yükletilmesine,temyiz harcının istek halinde temyiz edenlere iadesine, 06.11.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.