Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 19880 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 13155 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :İş MahkemesiDavacı, Kurum tarafından gönderilen ödeme emrinin iptaline karar verilmesini istemiştir.Mahkeme bozmaya uyarak ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir.Hükmün, taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. K A R A RDava, davalı Kurum tarafından gönderilen tasarruf teşvik nema alacağına ilişkin ödeme emrinin iptali istemine ilişkindir.Mahkemece, gerekçe yazılmaksızın istemin reddine verilmiştir.Anayasanın 141/3. maddesi, “Bütün mahkemelerin her türlü kararları gerekçeli olarak yazılır," buyurucu hükmünü içermektedir. HMK’nın 297. maddesinde de, kararın kapsayacağı hususlar ayrıntılı biçimde belirtilmiş olup, bu maddenin 3. bendine göre; mahkeme kararlarında iki tarafın sav ve savunmalarının özeti, anlaştıkları ve anlaşmadıkları hususlar, çekişmeli konular hakkında toplanan deliller, delillerin tartışılması, red ve üstün tutulma nedenleri, sabit görülen vakıalarda bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebebin açıkça gösterilmesi zorunludur. Çünkü Yargıtay denetimi ancak bir kararın gerekçe taşıması halinde mümkün olabilir. Temyiz konusu kararda; “Mahkemece usul ve yasaya uygun bozma ilamına uyulmuş, yeniden yargılama yapılmış, Yargıtay bozma ilamı doğrultusunda istenen evraklar celp edilerek dosyaya eklenmiş olup, davanın reddine karar verilerek aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.” denilmiş ise de hangi maddi vakıanın hangi hukuki sebeple reddedildiğine kararda temas edilmemiştir. Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde gerekçesiz hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir. Öte yandan, Mahkemece ödenen nemaların uzlaşma kapsamında olup olmadığı ve davacı ... ile Hazine arasında uzlaşma yoluna gidilip gidilmediğinin sorulduğu, davacı ... tarafından gönderilen uzlaşma komisyon kararının 15.05.2006 tarihli olduğu, halbuki dava konusu borca ait icra dosyalarının 2011 yılına ait olduğu, dava konusu borç ile ilgisinin anlaşılamadığı görülmüştür. Yapılacak iş, “5393 sayılı Yasanın 5. maddesi uyarınca davacı ... ile Hazine arasında uzlaşma yapılıp yapılmadığını araştırmak, ilgili evrakları dosya arasına celbetmek, çıkacak sonuca göre tüm deliller birlikte değerlendirilerek, HMK’nın 297. maddesinde belirtilen şekilde, Yargıtay denetimine elverişli gerekçe oluşturarak hüküm kurmaktan ibarettir. O halde, tarafların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 10.11.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.