Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 18755 - Karar Yıl 2007 / Esas No : 14530 - Esas Yıl 2007





MAHKEMESİ: İstanbul 7. İcra MahkemesiTARİHİ: 04/07/2006NUMARASI: 2005/795-2006/678Davacı, (3.kişi) A.B.-A.B. vekili Avukat R.N. ile davalı, (alacaklı) E.D. vekili Avukat E.A. aralarındaki istihkak davası hakkında İstanbul 7. İcra Mahkemesinden verilen 4.7.2006 gün ve 795/678 sayılı kararın Onanmasına ilişkin Dairemizin 16.4.2007 gün ve 12272/6480 sayılı ilamına karşı davalı (alacaklı) tarafından süresi içinde karar düzeltme yoluna başvurulmuş olmakla dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:Uyuşmazlık üçüncü kişinin İİK.'nun 96. ve devamı maddelerine dayalı olarak açtığı istihkak davasına ilişkindir.Dava konusu taşınır mallar takip konusu alacağın dayanağı olan çekte belirtilen, borçluya ödeme emrinin tebliğ edildiği adreste ve borçlunun huzurunda1.7.2005 tarihinde haczedilmiştir. Bu durumda İİK.'nun 97/a maddesinde öngörülen mülkiyet karinesi borçlu dolayısıyla alacaklı yararınadır. Davacı üçüncü kişinin, bu yasal karinenin aksini kesin ve güçlü delillerle kanıtlanması gerekir.Dosyadaki belgelerden davalı borçlu J.B.'ın istihkak iddiasında bulunan davacı üçüncü kişinin kızı olduğu ve davacının üzerine kayıtlı tekstil işlerinde sigortalı iş??i olarak gözüktüğü, ancak takibe konu çeklerle ilgili olarak B. Cumhuriyet Başsavcılığına çek keşidecisi G.S. ile ilgili olarak yaptığı şikayet sonucu Cumhuriyet Savcısına verdiği 21.6.2005 tarihli beyanında "mesleğinin tekstil, aylık gelirinin ise 2.000.00 YTL olduğunu G.S. ile kardeşi R.S.'nin kendisinden mal alıp karşılığında çek verdiklerini, ödemeyip ortadan kaybolduklarını, bu kişilerden karşılıksız çıkan çekler nedeniyle 33.000.00YTL alacağı bulunduğunu, dolandırıldığını, uzlaşmak istediğini" bildirdiği, işyeri kayıtlarında da borçlu J.B.'ın ücretinin asgari ücret olarak gösterildiği görülmektedir.İşyerinde işçi olarak çalışan kişiye mal satıp karşılığında aldığı çeki borçlu olarak ciro etmeye yetkili kılınması hayatın olağan akışına aykırı olduğu gibi borçlunun Cumhuriyet Savcılığındaki beyanından işyerinin görünürdeki kayıtları davacı üçüncü kişi adına ise de gerçekte fiilen işyerinin davacı üçüncü kişi ile borçlu kızı A.B.tarafından birlikte işletildiğinin kabulü gerekir.Bu durumda borçlu ile davacı üçüncü şahıs hacizli taşınırları birlikte elinde bulundurduklarından İİK.97/a maddesinde öngörülen mülkiyet karinesi borçlu dolayısıyla alacaklı yararınadır. Bu yasal karinenin aksinin davacı tarafından kesin ve güçlü delillerle kanıtlanması gerekir. Davacı 3. kişi bu doğrultuda dava konusu hacizli taşınırlara ait olduğu iddia ettiği 25.10.2004, 24.6.2006, 27.5.2005 tarihli faturaları ibraz etmiştir. Ne var ki; bu faturaların hacizli mallara uygunluğu saptanmadığı gibi, faturaların gerçekliği araştırılmamıştır. Yapılacak iş, hacizli malların faturadaki mallarla uyumlu olup olmadığının tesbit edilmesi, fatura dip koçanlarının faturayı düzenleyen şirketten getirtilerek incelenmesi, giderek faturanın şirketin ticari defterlerinde kayıtlı olup olmadığını bilirkişi aracılıyla saptamak, çıkacak sonuca göre uygunluğu saptanan faturalarda yazılı hacizli taşınırlar yönünden davanın kabulüne, diger hacizli taşınırlar yönünden reddine karar vermektir.Mahkemece hatalı değerlendirme ve eksik araştırma ile yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.Ne var ki, Dairemizce hükmün bu nedenle bozulması gerekirken maddi yanılgı sonucu bu yön gözardı edilerek davalı alacaklının bu yöne ilişkin temyiz itirazları reddedilerek hüküm onanmıştır..O halde, davalı alacaklının bu yönleri amaçlayan karar düzeltme istemi kabul edilmeli, Dairemizin 16.4.2007 günlü onama kararı kaldırılarak mahkemenin 4.7.2006 tarihli kararı bozulmalıdır.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle Dairemizin 16.4.2007 günlü 2006/12272 Esas, 2007/6480 Karar nolu onama kararının kaldırılmasına, mahkemenin 4.7.2006 tarihli kararının BOZULMASINA, karar düzeltme ve temyiz harcının ilgiliye iadesine, 18.10.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.