Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 18210 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 6193 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ : Manavgat İş MahkemesiTARİHİ : 28/03/2014NUMARASI : 2013/546-2014/146Davacılar murisinin iş kazası sonucu ölümü nedeniyle hüküm altına alınan maddi ve manevi tazminata ilişkin faiz alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme bozmaya uyarak ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.Hükmün, davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, kararın dayandığı gerektirici sebeplere göre davalılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine.2-Dava, faiz alacağının tahsiline ilişkindir.Mahkemece, 49.895,98TL faiz alacağının tahsiline karar verilmiştir.Öncelikle tartışılması gereken uyuşmazlık, faiz alacağına ilişkin davaların H.M.K.'nın 107.maddesine göre belirsiz alacak davası yoluyla tahsilinin istenip istenemeyeceği noktasında toplanmaktadır.6100 sayılı HMK'nın "Belirsiz Alacak ve Tespit Davası" başlıklı 107/1.maddesinde " Davanın açıldığı tarihte alacağın miktarını yahut değerini tam ve kesin olarak belirleyebilmesinin kendisinden beklenemeyeceği veya bunun imkânsız olduğu hâllerde, alacaklı, hukuki ilişkiyi ve asgari bir miktar ya da değeri belirtmek suretiyle belirsiz alacak davası açabilir.” hükmü düzenlenmiştir.Somut olayda ise; tahsili istenen faiz alacağının miktarının tam olarak belirlenebilmesi imkansızlığından söz etmek mümkün değildir. Zira tahsili istenen faiz alacağı, geçmiş yıllara ilişkin faiz oranlarının belli bulunmasına göre basit bir hesaplama ile ortaya çıkarılabilir bir miktardır. O halde davacıların faiz istemine dair davalarını belirsiz alacak davası olarak açmalarında hukuki bir yarar bulunmayıp işbu davanın dava şartı yokluğu usulden reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde kabulüne karar verilmesi hatalı olmuştur.O halde, davalılar vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalılara iadesine, 12.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.