Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1770 - Karar Yıl 2009 / Esas No : 3419 - Esas Yıl 2008





MAHKEMESİ: Ankara 3. İş MahkemesiTARİHİ: 12/12/2007NUMARASI: 2006/459-2007/946Davacı, tedavi giderlerinin tahsiline karar verilmesini istemiştir.Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir.Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. Davacı, 04.12.2005 tarihinde kaldırıldığı Ö.A. Hastanesinde takılan iki adet ilaçlı koroner stent bedeli olan 6.583,71 YTL’nin davalıdan tahsilini istemiştir.Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş ise de varılan bu sonuç usul ve yasaya uygun değildir.Gerçekten, davacının kalp rahatsızlığı nedeniyle hastanece yapılan tedavisin de ilaçlı koroner stent kullanıldığı ve bu malzemenin ortez niteliğinde olduğu uyuşmazlık konusu değildir. Uyuşmazlık, davacının bu tedavi giderini Kurumdan isteyip isteyemeyeceği noktasındadır. Davanın yasal dayanağı 506 Sayılı Yasa'nın 32. ve devamındaki maddelerdir. Anılan Yasa'nın 34/son maddesinde Kurumun, sigortalının iyileşmesine yarayacak, yahut iş göremezliğini az çok gidermesi için gerekli görülecek protez, araç ve gereçleri, maddede belirtilen süreler ile bağlı olmaksızın sağlamak, onarmak ve tespit edilen süre ve şartlarla yenilemekle yükümlü olduğu belirtilmiştir. Görüldüğü gibi; protez araç ve gereçlerin temini konusunda yasa iki şart öngörmüş ve bunu “sigortalının iyileşmesine yarayacak” olma veya “işgöremezliği az çok giderecek” olma ifadeleri ile belirtilmiştir. Aynı hüküm Yasanın Ek 32. Maddesinde de yer almaktadır. Söz konusu hükümlerle, sigortalının iyileşmesine yada iş göremezlik derecesine olumlu yönde katkısı olmayacak, hayati önemi haiz olmayan veya kişinin hayatını idame ettirmesi için zorunlu olmayan, protez, araç ve gereçlerin Kurumca karşılanmasının mümkün olmadığı ifade edilmekle, yapılacak sağlık yardımlarının kapsamı ve amacı bu şekilde belirlenmiş olmaktadır. Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacının 25.9.2002 tarihinden davalı Kurumdan emekli olduğu, A. O. ve Eğitim Hastanesinin 17.10.2005 tarih ve 9738 sayılı sağlık kurulu kararı ile diabet hastası olduğu ve hastalığı ile ilgili ilaçlarda muafiyetinin bulunduğu, Ö.A.hastanesinin PTCA raporuna göre davacının 5.12.2005 tarihinde yatış yaptığı 7.12.2005 tarihinde çıktığı ve % 30 luk darlığı kapsayacak şekilde 3.0*16 mm JOSTENT takılıp, Akut marjin hizasındaki % 90 lık darlığa da 3.0*9.0 mm stent (DES –Endeavor) yerleştirilip tam açılma sağlandığı, 18.1.2006 tarihli aynı hastane raporunda davacının acil olarak koroner anjiografisine alındığı, sağ koroner gövdedeki anevizmal dilatasyon için greftstent (jostent) ve A. Margin dalı hizasındaki lezyona ilaç kaplı stent yerleştirildiği belirtilerek sağlık harcaması için toplam 6.583.71 YTL.fatura kesildiği, davacının kuruma 23.1.2006 tarihinde başvurduğu kurumca yapılan tedavinin sağlık yardımları yönetmeliğine uygun olmadığından ödenmediği ve Ankara Sağlık İl Müdürlüğü'ne başvurmasının istendiği, Mahkemece alınan kardiyoloji ABD. öğretim görevlisinin raporunda greft kaplı ilaçlı ve ilaç kaplı stentlerin hastaya gerekli olduğu için takıldığının belirtildiği, kardiyoloji ABD. öğretim üyeleri heyet raporunda ise; 3 bölüm halinde yorum ve kanaat belirtilerek “A- hastaya 1 tane greft kaplı stent 1 tane de ilaç kaplı stent takılması bilimsel verilere uygun olup hekimin tercihindedir. Diyabetik hastalardaki (hastamız diyabetiktir) darlıklara ilaç kaplı stent takılması bu stentlerdeki erken ve geç daralma , tıkanma olasılığı ilaç kaplı olmayan stentlere göre daha az olduğundan bir tercih nedenidir. B- hastanece hasta yakınlarına bilgi verilmiş olup stent hakkında mı yoksa ücretle mi ilgili olduğu belli değil C- hastadaki sağ koroner arterdeki anevrizma lezyonu için kullanılan greftli stent gereklidir ve tıbbi zaruret vardır. Bu tedaviye alternatif başka bir tedavi yöntemi yoktur. By-pass cerrahisi sadece sağ koroner arterde olan böyle lezyonlarda günümüzde uygulanmamaktadır. Sonraki % 90 darlık bölgesine takılan ilaç kaplı stentin kullanılması diyabetik olan bu kadın hastada tercih nedenidir, ancak zaruri değildir” şeklinde tıbbi görüş ve mütalaa bildirildiği anlaşılmaktadır. Somut olaya gelince; mahkemece davacıya takılan stendler ve çeşitleri ile davacının hastalığının tekrarlamasını önleyerek yaşamını sürdürebilmesi yönünde tıbbi gereklilik ve yaşamsal önemde bir fark bulunup bulunmadığının araştırılmadan sonuca gidildiği görülmektedir. Yapılacak iş; açıklanan nedenlerle, kardiyoloji konusunda uzman bilirkişilerden bu konuda yapılan ve uluslararası düzeyde kabul gören bilimsel nitelikteki yayınları, uygulamadaki sonuçları içeren araştırmaları da kapsayacak şekilde düzenlenmiş rapor almak, alınacak bilirkişi raporunda kullanılan her iki stendin kullanılması gerektiğinin zorunlu olduğunun saptanması halinde de, piyasada bulunan en uygun greftlistend ile ilaç kaplı stendin bedeli üzerinden sonuca gitmek gerekir.Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular dikkate alınmaksızın yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.O halde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 11.02.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi.