Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 17618 - Karar Yıl 2007 / Esas No : 13357 - Esas Yıl 2007





MAHKEMESİ: Çanakkale İş MahkemesiTARİHİ: 23/02/2007NUMARASI: 2006/98-2007/13Davacı, 31.5.1994 tarihinden dava tarihine kadar zorunlu tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tesbitine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir.Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.Davacı, 31.5.1994 tarihinden dava tarihi olan 9.6.2006 tarihine kadar Sosyal Sigortalar kurumu'na tabi çalışmaları dışında tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tesbitini istemiş, mahkeme istemin reddine karar verilmiştir.Davanın yasal dayanağını oluşturan 2926 sayılı Yasa’da 506 sayılı Yasa’nın 79.maddesine koşut geçmiş tarım Bağ-Kur hizmetlerinin tesbitine ilişkin bir düzenleme mevcut değildir. 2926 sayılı Yasa’nın 7. maddesi hükmüne göre, bu yasaya göre sigortalı sayılanlar, sigortalı sayıldıkları tarihten itibaren en geç üç ay içinde Kurum’a başvurarak kayıt ve tescillerini yaptırmak zorundadırlar. Anılan Yasa’nın 5. maddesi ile 7. madde de belirtilen süre içinde kayıt ve tescillerini yaptırmayan sigortalıların hak ve yükümlülüklerinin kayıt ve tescil edildikleri tarihi takip eden aybaşından itibaren başlayacağı hükmü getirilmiştir. 2926 sayılı Yasa’nın 2. ve 3. maddeleri kapsamında, kendi nam ve hesabına tarımsal faaliyette bulunanlardan yasanın uygulanma tarihinde 50 yaşını dolduran kadınlarla, 55 yaşını dolduran erkekler dışındakiler bakımından tarım Bağ-Kur sigortalılığı zorunlu sigortalılık niteliğinde bulunmaktadır.Başka bir ifade ile sigortalı olmak hak ve yükümlülüğünden vazgeçip kaçınmak mümkün değildir. Diğer yandan resen tescil başlığını taşıyan 9.maddeye göre bu yasa kapsamında sigortalı sayılanların sigortalılıklarının başladığı tarihten itibaren 3 ay içinde Kurum’a kayıt ve tescilini yaptırmayanların tescil işlemlerinin Kurum’ca re’sen yapılması gerekmektedir. 2926 sayılı Yasa’nın 36.maddesi kapsamında Kurum’un prim alacaklarını Bakanlar Kurulu Kararı ile ürün bedellerinden tevkifat suretiyle tahsil etmesi mümkündür. Bu bağlamda 2.madde kapsamına girenlerin belirtilen şekilde prim borçlarının ürün bedellerinden tevkifat suretiyle kesilerek Bağ-Kur’a ödenmesi halinde kayıt ve tescil için kurum’a başvuru olmasa dahi bahse konu biçim de prim ödenmesi suretiyle kayıt ve tescil konusundaki iradelerini ortaya koydukları tartışmasızdır. Bağ-Kur’un iş bu prim ödenmesine rağmen, sigortalıyı re’sen kayıt ve tescil etmemesi yasanın kendisine yüklediği re’sen tescil mükellefiyetine aykırılık teşkil etmektedir. 2926 sayılı Yasa’nın 10.maddesine göre kayıt ve tescil işlemlerinde Valilik, Kaymakamlık, Özel İdare, Belediye, Muhtarlık ve Nüfus İdareleri kayıtları ile diğer kamu kurum ve kuruluşlarının, kanunla kurulu meslek kuruluşlarının, tarım satış kooperatifler kanununa göre kurulan pancar ekicileri İstihsal Kooperatifleri ile Birliği, T.Şeker Fabrikaları Anonim Şirketi ve tarım kesimine yönelik faaliyette bulunan milli bankaların kayıtlarının esas alınacağı bildirilmiştir. Bu kayıtların tarımda kendi adına ve hesabına bağımsız çalışmanın yasal karinesi olduğu ortadadır. Dosyadaki bilgi ve belgelerden davacının tarım Bağ-Kur sigortalılığının resen tescil ile 1.3.1988 tarihinden itibaren başlatılığı, sigortalılığının devamı sırasında 1988-1980-1990-1991-1994-1995-1996 yıllarında kısa süreli SSK.'na tabi çalışmalarının bulunduğu, Kurumun 8.12.1988 tarihindeki 506 sayılı Yasa'ya tabi çalışmayı dikkate alarak 7.12.1988 tarihi itibariyle tarım Bağ-Kur sigortalılığını sona erdirip davacının yaptığı prim ödemelerini dikkate alarak davalı Kurumca 1.3.1988-7.12.1988, 1.4.1989-2.11.1989, 1.2.1990-30.6.1990, 1.2.1991-31.5.1994 tarihleri arasında tarım Bağ-Kur sigortalısı sayıldığı, 1984 tarihinden itibaren Ziraat Odası kaydının ve zirai arazilerinin bulunduğu 2926 sayılı Yasa'nın 10.maddesinde sayılan koşulları taşıdığı ve devam ettiği anlaşılmaktadır.2926 sayılı Yasa'nın 5. maddesinde sigortalılığın başlangıcı ve zorunlu oluşu, 6. maddesinde ise sigortalılığın sona erme koşulları düzenlenmiştir. Maddeye göre, diğer sosyal güvenlik kuruluşlarına tabi bir işle çalışanlarını çalışmaya başladıkları tarihten birgün önce sigortalılıkları sona erdirilecektir. Bu yönüyle Kurumun yaptığı işlemde bir uygunsuzluk bulunmamaktadır. Ancak Dairemizin ve Yargıtay'ın yerleşmiş görüşlerine göre diğer Sosyal Güvenlik Kuruluşlarına tabi kısa süreli çalışmaların bulunması halinde sigortalının sigortalılık iradesinin sona ermediği tarımsal faaliyetine devam ettiği kabul edilir.Bu durumda; davacının 1.5.1994-9.6.2006 tarihleri arasında SSK.'lı süreler dışında kalan sürelerin tamamında, tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tesbitine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.O halde; davcının bu yönleri, amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 15.10.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.