Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1693 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 17489 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :İş MahkemesiDavacı, iş kazası sonucu maluliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.Hükmün davacı ile davalılardan Tic. AŞ vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.K A R A RDava, iş kazası nedeniyle bedensel bütünlüğü zarara uğrayan sigortalının maddi ve manevi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir.Mahkemece, maddi ve manevi tazminat taleplerinin kısmen kabulüne karar verilmiştir. 1- Davalı A.Ş.nin temyizi incelendiğinde;Dosyadaki kayıt ve belgelerin incelenmesinden; Sosyal Güvenlik Kurumu ve SS Yüksek Sağlık Kurulunca maluliyet gerekmediğine karar verildiği, Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Kurulu tarafından davacının % 9 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağının belirlendiği anlaşılmaktadır. Mahkemece davalı şirketin ATK 3. İhtisas Kurulunca belirlenen sürekli iş göremezlik oranına itirazı dikkate alınarak yukarda belirtilen raporlar arasındaki çelişkinin giderilmesi için dosyanın Adli Tıp Genel Kuruluna gönderilmesi gerekirken bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.2- Kabule göre de davacı temyizi incelendiğinde; Tazminatın saptanmasında ilke olarak sigortalının maddi zararı hesaplanırken öncelikle tazminat hesabını doğrudan etkileyecek olan sigortalının gerçek ücretinin açıkça saptanması gerekmektedir. Gerçek ücretin ise işçinin imzasının bulunduğu ücret tediye bordrolarından saptanacağı, işçinin imzasının bulunmadığı işyeri ve sigorta kayıtlarının nazara alınamayacağı, işçinin imzasının bulunduğu ücret tediye bordrolarının bulunmaması durumunda işçinin yaşı, kıdemi, mesleki durumu dikkate alınarak, emsal işi yapan işçilerin aldığı ücret gözönünde tutularak belirlenmesi gerektiği, Dairemizin giderek Yargıtay'ın yerleşmiş görüşlerindendir. Somut olayda, ilgili esnaf odasından günlük ve aylık ücret araştırmasının yapıldığı anlaşılmakla, davacı sigortalının yaptığı iş (kalıp ustası) ve günlük ücret alındığının tanık beyanları ile de kanıtlandığı dikkate alındığında, maddi tazminata esas hesaplamanın günlük bildirilen ücret üzerinden yapılması (talebin aşılmaması suretiyle) gerekirken, aylık bildirilen ücretin esas alınması ile sonuca gidilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular nazara alınmaksızın yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.O halde, davalı . A.Ş.nin ve davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul olunmalı ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, temyiz harcının istek halinde temyiz eden davacı ile davalılardan Tic. AŞ'ye iadesine, 11.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.