Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 16870 - Karar Yıl 2006 / Esas No : 14254 - Esas Yıl 2006





Mahkemesi: Tarsus İcra MahkemesiTarih: 3.5.2005No: 23-146Yukarıda tarih ve numarası yazılı kararın temyizen tetkiki davacı (alacaklı) vekili tarafından istenmiş, mahkemece ilamında belirtildiği şekilde isteğin reddine karar verilmiştir. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.Dava İ.İ.K.' nun 99.maddesine dayalı alacaklı tarafından açılan İstihkak iddiasının reddi istemine ilişkindir.Davalı 3. kişi, dava konusu taşınır malların haczedildiği fabrika binasını 01.03.1999 tarihinde borçludan kiraladığını ileri sürerek İstihkak iddiasında bulunmuştur.Dava konusu hacizler 15.01.2002 ve 28.11.2002 tarihlerinde 2 ayrı takip dosyası ile gerçekleştirilmiştir.Borç 1991 tarihinde imzalanan çok sayıda kredi sözleşmesi ve ipoteklerden kaynaklanmaktadır.3. kişi durumundaki davalı şirket borcun doğumundan çok sonra 03.07.1997 tarihinde B. Tesisleri Arkası, Mersin adresinde kurulmuş, dava konusu takipler 18.07.1997 ve 05.11.1997 tarihinde başlamış Tarsus 2. İcra Müdürlüğünün 1997/2183 sayılı takip dosyasındaki ödeme emri haciz adresinde borçlu şirket çalışanı E. T.'e 18.08.1997 tarihinde tebliğ edilmiş bu şahıs daha sonra 20.07.1998 tarihinde davalı 3.şahıs ortağı olmuştur.Mersin adresinde kurulan davalı 3. şahıs şirket takiplerinden hatta ödeme emri tebligatlarından sonra 21.03.1999 tarihinde Ticaret Sicil gazetesinde yayınlanan ilanla haciz adresini şube adresi olarak göstermiştir.Dosyada yer alan SSK dönem bordrolarına göre borçlu çalışanları halen davalı 3. kişi şirket çalışanlarıdır.Davalı borçlu adına ödeme emrini tebliğ alan E.T. davalı şirket ortağıdır.Bunun gibi davalı 3. kişi şirket müdürü M.V.Y. borçlu A.A.'nun yakınıdır.Davalı 3.kişi, alacaklı yanca haciz adresinde yaptırılan 04.04.1997 tarihli Noter tesbit tutanağından sonra M. adresinde kurulmuş takipten sonrada haciz adresini şube adresi olarak göstermiştir.Tüm bu hususlar davalı 3. kişinin borçlunun borca batık halini bildirecek durumda olduğunu ve alacaklılardan mal kaçırmak amacıyla danışıklı olarak haciz adresini kiraladığı ve şube adresi olarak gösterdiğinin açık kanıtıdır.Öte yandan borçlu ile davalı arasındaki ilişki ticari işletme devri niteliğinde bulunduğundan İ.İ.K.'nun 44 ve B.K.'nun 179. maddelerinin uygulanması gerektiği açıkça ortadadır.Anılan maddelerde öngörülen koşulların yerine getirildiği iddia ve isbat edilmemiştir.Gerçekten borçlunun devri kayıtlı olduğu Ticaret siciline bildirerek ilan ettiği ve mal beyanı verdiğine ilişkin dosyada hiçbir kanıt yoktur.Bu durumda devir alacaklıların haklarını etkilemeyeceği gibi devir alan davalıda B.K.'nun 179. maddesi gereği işletmenin borçlarından sorumlu bulunduğundan alacaklının açtığı davanın kabulü gerekirken aksine düşüncelerle reddi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir. O halde, davacı alacaklının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 26.12.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.