Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 1641 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 14158 - Esas Yıl 2011
MAHKEMESİ :İş MahkemesiDavacılar, Kurum tarafından tahakkuk ettirilen idari para cezasının ve başlatılan takibin iptaline karar verilmesini istemiştir.Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir.Hükmün davacılar vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi Havva Aydınlı tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. K A R A R 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davacıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Dava, davacılara ait evin 506 sayılı Yasa kapsamında bir iş yeri olmadığının ve 16.11.2003 tarihinde gerçekleşen kazasının iş kazası olmadığının tespiti ile iş yeri ile ilgili kurumca yapılan işlemlerin ve iptali istemine ilişkindir.Mahkemece davanın süre yönünden reddine karar verilmiştir. Dosyadaki kayıt ve belgelerden, Kurum müfettişleri tarafından 20.5.2004 tarih ve 62/12 –SR sayılı rapor uyarınca davacılara ait inşaat işyeri ile ilgili olarak işyerinin tescilsiz olması nedeniyle işyerinin resen tescili yapılarak 506 sayılı yasanın 10,140/a,b,c,d bentleri uyarınca işlem yapılmak suretiyle Kurum İcra servisinin 2008/12465 ,12476 ,12477,ve 12478 sayılı takip dosyaları ile idari para cezaları düzenlendiği davacıların düzenlenen bu idari para cezalarına yasal süresi içersinde kurum ünitelerine itiraz ettikleri İdari Para Cezaları Komisyonunca itirazların reddedilerek davacılara 24.1.2008 tarihinde tebliğ edildiği davacıların bu red kararı üzerine yalnızca 2008/12475 sayılı takip dosyasından gönderilen 1.269.00 TL lik idari para cezasının iptaline ilişkin idare mahkemesinde dava açılarak .....İdare Mahkemesinin 2008/387 E ,2008/1018 K sayılı kararı ile bu takip dosyası yönünden idari işlemin iptaline karar verildiği anlaşılmıştır. 5510 sayılı Yasanın 86.maddenin 7. fıkrasında Kurumun denetim ve kontrol ile görevlendirilmiş memurlarının, fiilen yapılan denetimler sonucunda çalıştığı anlaşılan sigortalılara ait olup bu Kanun uyarınca Kuruma verilmesi gereken belgelerin yapılan tebligata rağmen bir ay içinde verilmemesi veya noksan verilmesi halinde bu belgelerin Kurumca resen düzenleneceği ve muhteviyatı sigorta primlerinin Kurumca tespit edilerek işverene tebliğ edileceği, işverenin bu maddeye göre tebliğ edilen prim borcuna karşı tebliğ tarihinden itibaren bir ay içinde ilgili Kurum ünitesine itiraz edebileceği, itirazın takibi durduracağı, itirazın reddi halinde işverenin kararın tebliğ tarihinden itibaren bir ay içerisinde yetkili iş mahkemesine başvurabileceği, mahkemeye başvurmanın prim borcunun takip ve tahsilini durdurmayacağı, ll.fıkrasında ise bu maddede belirtilen yükümlülüklerin yerine getirilmemesi halinde 102.maddeye göre işlem yapılacağı, 102.maddesinin 4.fıkrasında idari para cezalarının ilgiliye tebliğ ile tahakkuk edeceği, tebliğ tarihinden itibaren onbeş gün içinde Kurumca ya da Kurumun ilgili hesaplarına yatırılacağı veya aynı süre içinde Kuruma itiraz edilebileceği, itirazın takibi durduracağı, Kurumca itirazı reddedilenlerin, kararın kendilerine tebliğ tarihinden itibaren 30 gün içinde yetkili idari mahkemesine başvurabilecekleri, bu süre içinde başvurunun yapılmaması halinde idari para cezasının kesinleşeceği bildirilmiştir. Somut olayda dava konusu 2008/12476,12477,12478 sayılı takip dosyaları yönünden idari para cezalarına ilişkin işlemler komisyon karalarına karşı yasal 30 günlük sürede İdare Mahkemesine dava açılmadığından idari aşamada kesinleşmiş olup, ödeme ,zaman aşımı ve borçlu olmadığına ilişkin savunma dışında İş mahkemesinde dava açılamayacağından bu takip dosyaları yönünden davanın reddine ilişkin karar yerindedir.Ancak 2008/12475 sayılı takip dosyasına ilişkin işlem yönünden davacılar yasal sürede İdare mahkemesine dava açıp idari işlemin iptalini sağladıklarından ve ödeme emri davacılara 1.5.2008 tarihinde tebliğ edilmiş olup dava 6.5.2008 tarihinde 6183 sayılı Yasanın 58 maddesi uyarınca 7 günlük itiraz süresi içinde açıldığından bu takip dosyası yönünden ödeme emrinin iptaline karar verilmesi gerekirken davanın süre yönünden reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir. O halde, davacıların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacılara iadesine, 31.01.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.