Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 16233 - Karar Yıl 2006 / Esas No : 19068 - Esas Yıl 2006





Mahkemesi : Çorum İş MahkemesiTarih : 22.09.2006No : 2141-1705Davacı, ilk Bağ-Kur primi kesintisi yapıldığı tarihi takip eden aybaşından itibaren tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tesbitine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.Hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı kanuni gerektirici nedenlere göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine. 2- Dava, davacının teslim ettiği ürün bedellerinden dolayı kesilen Bağ-Kur tevkifatı nedeniyle ilk tevkifat kesinti tarihinden itibaren 2926 sayılı Yasa'ya tabi tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tesbiti istemine ilişkindir.Mahkemece davacının 01.05.1995 tarihinden dava tarihi olan 09.06.2006 tarihi arasında Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tesbitine karar verilmiştir. Davanın yasal dayanağını oluşturan 2926 sayılı Yasa’da 506 sayılı Yasa’nın 79.maddesine koşut geçmiş tarım Bağ-Kur hizmetlerinin tesbitine ilişkin bir düzenleme mevcut değildir. 2926 sayılı Yasa’nın 7. maddesi hükmüne göre, bu yasaya göre sigortalı sayılanlar, sigortalı sayıldıkları tarihten itibaren en geç üç ay içinde Kurum’a başvurarak kayıt ve tescillerini yaptırmak zorundadırlar. Anılan Yasa’nın 5. maddesi ile 7. madde de belirtilen süre içinde kayıt ve tescillerini yaptırmayan sigortalıların hak ve yükümlülüklerinin kayıt ve tescil edildikleri tarihi takip eden aybaşından itibaren başlayacağı hükmü getirilmiştir. 2926 sayılı Yasa’nın 2. ve 3. maddeleri kapsamında, kendi nam ve hesabına tarımsal faaliyette bulunanlardan yasanın uygulanma tarihinde 50 yaşını dolduran kadınlarla, 55 yaşını dolduran erkekler dışındakiler bakımından tarım Bağ-Kur sigortalılığı zorunlu sigortalılık niteliğinde bulunmaktadır.Başka bir ifade ile sigortalı olmak hak ve yükümlülüğünden vazgeçip kaçınmak mümkün değildir. Diğer yandan resen tescil başlığını taşıyan 9.maddeye göre bu yasa kapsamında sigortalı sayılanların sigortalılıklarının başladığı tarihten itibaren 3 ay içinde Kurum’a kayıt ve tescilini yaptırmayanların tescil işlemlerinin Kurum’ca re’sen yapılması gerekmektedir. 2926 sayılı Yasa’nın 36.maddesi kapsamında Kurum’un prim alacaklarını Bakanlar Kurulu Kararı ile ürün bedellerinden tevkifat suretiyle tahsil etmesi mümkündür. Bu bağlamda 2.madde kapsamına girenlerin belirtilen şekilde prim borçlarının ürün bedellerinden tevkifat suretiyle kesilerek Bağ-Kur’a ödenmesi halinde kayıt ve tescil için kurum’a başvuru olmasa dahi bahse konu biçim de prim ödenmesi suretiyle kayıt ve tescil konusundaki iradelerini ortaya koydukları tartışmasızdır. Bağ-Kur’un iş bu prim ödenmesine rağmen, sigortalıyı re’sen kayıt ve tescil etmemesi yasanın kendisine yüklediği re’sen tescil mükellefiyetine aykırılık teşkil etmektedir. 2926 sayılı Yasa’nın 10.maddesine göre kayıt ve tescil işlemlerinde Valilik, Kaymakamlık, Özel İdare, Belediye, Muhtarlık ve Nüfus İdareleri kayıtları ile diğer kamu kurum ve kuruluşlarının, kanunla kurulu meslek kuruluşlarının, tarım satış kooperatifler kanununa göre kurulan pancar ekicileri İstihsal Kooperatifleri ile Birliği, T.Şeker Fabrikaları Anonim Şirketi ve tarım kesimine yönelik faaliyette bulunan milli bankaların kayıtlarının esas alınacağı bildirilmiştir. Bu kayıtların tarımda kendi adına ve hesabına bağımsız çalışmanın yasal karinesi olduğu ortadadır. Yapılan incelemede, davacının Tarım Kredi Kooperatifi üyesi olduğu ancak üyelik başlangıç tarihinin sorulmadığı, Ziraat Bankası tarım kredisi ve Tarım Müdürlüğü DGD Kredisi kullanmadığı, Ziraat Oda kaydının sorulmadığı davalı Kurumun cevap layihasında davacının 01.03.1995-31.03.1995 ile 01.11.1998-31.12.1999 tarihleri arasında 1479 sayılı Yasa'ya tabi zorunlu Bağ-Kur sigortalısı olduğunun açıklandığı ancak ilgili dosyanın dava dosyası içerisinde olmadığı davacının sattığı ürün bedellerinden 14.04.1995, 19.04.1996, 20.05.1998, 20.06.2001, 20.05.2002, 20.05.2003 tarihlerinde prim kesintisi yapıldığı görülmektedir. Mahkemece kesintinin yapıldığı 01.05.1995-31.12.1996 ve 01.07.2001-31.12.2003 tarihleri arasında döneme yönelik istemin kabulüne karar verilmesi doğru ise de davacının 1479 sayılı Yasa'ya tabi sigortalılığının bulunup bulunmadığı sorularak varsa bağ dosyası getirtilip 01.11.1998-31.12.1999 tarihleri arasında 1479 sayılı Yasa'ya tabi sigortalı olup olmadığı tesbit edilmeksizin belirtilen tarihlere yönelik istemin kabulüne karar verilmiş olması, ayrıca prim kesintisi bulunmayan ve tarımsal faaliyetin kanıtlanmadığı 01.01.1997-01.07.2001 ve 01.01.2004-09.06.2006 tarihleri arasına yönelik istemin kabulüne karar verilmiş olması isabetsiz olmuştur.Yapılacak iş; öncelikle davacının 01.11.1998-31.12.1999 tarihleri arasında 1479 sayılı Yasa'ya tabi sigortalı olup olmadığını tesbit etmek, davacıya varsa 01.01.1997-01.07.2001 ve 01.01.2004-09.06.2006 tarihleri arasındaki dönemde ürün satışı yaptığı kişi veya kuruluşları açıklattırmak, bu kişi veya kuruluşlardan ürün bedelinden prim kesintisi yapılıp yapılmadığını sormak, yapılmış ise belgelerini getirtmek, ziraat odasına kayıtlı olup olmadığını, kayıtlı ise kayıt tarihini, kooperatife ortak olduğu tarihi araştırarak tüm deliller birarada değerlendirilip çıkacak sonuca göre hüküm kurmaktır. Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin eksik inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.O halde, davalı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ:Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 25.12.2006 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.