Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 16016 - Karar Yıl 2006 / Esas No : 17093 - Esas Yıl 2006





Mahkemesi: Balıkesir İş MahkemesiTarih: 20.09.2006No: 484-865Davacı, 01.05.1995-21.04.2004 tarihleri arasında tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun ve sigortalılık başlangıç tarihinin 01.05.1995 olduğunun tesbitine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.Hükmün, davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı kanuni gerektirici nedenlere göre davalı kurum vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine, 2-Dava, davacının 1.5.1995-21.4.2004 tarihleri arasında 2926 sayılı Yasaya tabi tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tesbiti istemine ilişkindir. Mahkemece davacının 1.5.1995-21.4.2006 tarihleri arasında tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tesbitine karar verilmiştir. Davanın yasal dayanağını oluşturan 2926 sayılı Yasa’da 506 sayılı Yasa’nın 79.maddesine koşut geçmiş tarım Bağ-Kur hizmetlerinin tesbitine ilişkin bir düzenleme mevcut değildir. 2926 sayılı Yasa’nın 7. maddesi hükmüne göre, bu yasaya göre sigortalı sayılanlar, sigortalı sayıldıkları tarihten itibaren en geç üç ay içinde Kurum’a başvurarak kayıt ve tescillerini yaptırmak zorundadırlar. Anılan Yasa’nın 5. maddesi ile 7. madde de belirtilen süre içinde kayıt ve tescillerini yaptırmayan sigortalıların hak ve yükümlülüklerinin kayıt ve tescil edildikleri tarihi takip eden aybaşından itibaren başlayacağı hükmü getirilmiştir. 2926 sayılı Yasa’nın 2. ve 3. maddeleri kapsamında, kendi nam ve hesabına tarımsal faaliyette bulunanlardan yasanın uygulanma tarihinde 50 yaşını dolduran kadınlarla, 55 yaşını dolduran erkekler dışındakiler bakımından tarım Bağ-Kur sigortalılığı zorunlu sigortalılık niteliğinde bulunmaktadır.Başka bir ifade ile sigortalı olmak hak ve yükümlülüğünden vazgeçip kaçınmak mümkün değildir. Diğer yandan resen tescil başlığını taşıyan 9.maddeye göre bu yasa kapsamında sigortalı sayılanların sigortalılıklarının başladığı tarihten itibaren 3 ay içinde Kurum’a kayıt ve tescilini yaptırmayanların tescil işlemlerinin Kurum’ca re’sen yapılması gerekmektedir. 2926 sayılı Yasa’nın 36.maddesi kapsamında Kurum’un prim alacaklarını Bakanlar Kurulu Kararı ile ürün bedellerinden tevkifat suretiyle tahsil etmesi mümkündür. Bu bağlamda 2.madde kapsamına girenlerin belirtilen şekilde prim borçlarının ürün bedellerinden tevkifat suretiyle kesilerek Bağ-Kur’a ödenmesi halinde kayıt ve tescil için kurum’a başvuru olmasa dahi bahse konu biçim de prim ödenmesi suretiyle kayıt ve tescil konusundaki iradelerini ortaya koydukları tartışmasızdır. Bağ-Kur’un iş bu prim ödenmesine rağmen, sigortalıyı re’sen kayıt ve tescil etmemesi yasanın kendisine yüklediği re’sen tescil mükellefiyetine aykırılık teşkil etmektedir. 2926 sayılı Yasa’nın 10.maddesine göre kayıt ve tescil işlemlerinde Valilik, Kaymakamlık, Özel İdare, Belediye, Muhtarlık ve Nüfus İdareleri kayıtları ile diğer kamu kurum ve kuruluşlarının, kanunla kurulu meslek kuruluşlarının, tarım satış kooperatifler kanununa göre kurulan pancar ekicileri İstihsal Kooperatifleri ile Birliği, T.Şeker Fabrikaları Anonim Şirketi ve tarım kesimine yönelik faaliyette bulunan milli bankaların kayıtlarının esas alınacağı bildirilmiştir. Bu kayıtların tarımda kendi adına ve hesabına bağımsız çalışmanın yasal karinesi olduğu ortadadır. Yapılan incelemede davacının Ziraat Odası kaydının 28.10.1998 tarihinde başladığı, üzerine kayıtlı zirai arazisinin bulunduğu, davacının sattığı ürün bedelinden 1995 yılında kesinti yapıldığı ancak kesintinin yapıldığı ayın ve günün araştırılmadığı, 1996 ve 1997 yılı makbuzlarında Bağ-Kur primi kesildiğine ilişkin bir açıklama bulunmadığı 20.7.1998 tarihinden dava tarihine kadar her yıl kesinti yapıldığı görülmektedir. Mahkemece kesintinin bulunduğu 1.8.1998-21.4.2004 tarihleri arasındaki dönem yönünden verilen tesbit kararı yerinde ise de prim kesintisinin bulunup bulunmadığı anlaşılamayan 1.1.1996-1.8.1998 tarihleri arasındaki dönemde 2926 sayılı Yasa'nın 10. maddesinde belirtilen kayıtlar bulunmadığı ve tarımsal faaliyet bu madde kapsamında kanıtlanamadığı halde bu döneme ilişkin istemin soyut tanık beyanı ve zabıta araştırmasına dayalı olarak kabul edilmesi; ayrıca davacı 22.4.2004 tarihi ile 21.4.2006 tarihi arası yönünden talepte bulunmadığı halde bu tarihleri de kapsar ve dava tarihini aşar şekilde tesbit kararı verilmiş olması 1995 yılında prim kesintisinin yapıldığı ay ve gün belli olmadığı halde sigortalılığın 1.5.1995 tarihinde başlatılması usul yasaya uygun değildir .Yapılacak iş ; ilgili firmalardan davacının 1994, 1995, 1996 yıllarında teslim ettiği ürün bedelinden 1995, yılında kesintinin yapıldığı ay ve günü ile 1996 ve 1997 yıllarında prim kesintisi yapılıp yapılmadığı, yapılmış ise kesinti yapılan tarihlerin ay ve gününü sormak, kesintilerin kuruma yatırılış liste ve belgelerini getirtmek talepte gözetilerek çıkacak sonuca göre hüküm kurmaktır. Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O halde, davalı kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 21.12.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.