Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 15919 - Karar Yıl 2006 / Esas No : 14460 - Esas Yıl 2006





MAHKEMESİ: Zonguldak İş MahkemesiTARİHİ : 27/06/2006NUMARASI : 592-462Davacı, meslek hastalığı sonucu malüliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.Hükmün, taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davacının temyiz itirazlarının reddine,2-Davalı temyizine gelince;Dava, meslek hastalığı %19.8 fark maluliyeti nedeniyle 10.000 YTL manevi tazminatın faiziyle ödetilmesi isteğine ilişkindir.Mahkemece, istemin kısmen kabulü ile yazılı manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmiş ise de bu sonuç aşağıda açıklanan nedenlerle eksik araştırmaya dayalı olup usul ve yasaya uygun değildir.A) Davacının yakalanmış olduğu meslek hastalığı nedeniyle,ekli SSK.Başkanlığının 11.03.2003 gün ve 173155 sayılı yazısı ile Ankara Meslek Hastalıkları Hastanesince 08.01.1986 tarihinde %41 oranında maluliyetinin tesbit edildiği, 01.05.2000 tarihinde de iş göremezlik oranının %60.8'e yükseldiği, ancak %60.8 maluliyetin kesin olmadığı 14.05.2002 tarihinde kontrol kaydının bulunduğu açıktır. Davacının 14.05.2002 tarihli kontrol muayenesine ait Trabzon sigorta müdürlüğünden alınan 09.09.2002 tarihli sağlık kurulu raporunun yetkili Meslek Hastalıkları Hastanesince incelenmesi sonunda mahkemeye bilgi verileceği belirtilmiş iken mahkemenin yasal prosödür dışına çıkarak doğrudan Ankara Meslek Hastalıkları Hastanesi başhekimliğine yazı yazarak yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu oluşan maluliyetin 31.01.2006'ya kadar %60.8 olarak belirlendiğine ilişkin doktor bilirkişi raporuna dayanılarak maluliyetin 01.05.2000 de %60.8 olarak kesinleşmiş sayılması görüşünü içeren rapor ile sonuca gidilmesi böylece 506 sayılı yasanın 109. maddesine muhalefet edilmesi yerinde değildir.Bu başlık altında mahkemece yapılacak iş; dosyaya ekli tüm hastane kayıtları, yapılan yazışmalar da ilgi tutularak mahkemece aldırılan ve hastane kayıtlarını doğruladığı anlaşılan bilirkişi hekim raporu ve eklerinin öncelikle SSK.'ya gönderilerek davacının %60.8 maluliyetinin kesinleşip kesinleşmediği, kesinleşmiş ise bu tarihin açıkca belirtilmesi istenmeli verilecek cevaba itiraz halinde ise 506 sayılı Yasanın 109. maddesi gereğince işlem yapılarak sonuca gidilmekten ibarettir.B) Davacının, davalı işveren nezninde, 10.03.1958-26.12.1958 arası Tumbacı, 01.01.1959-09.05.1961 arasında Tahancı ve 01.10.1964-04.07.1967 tarihleri arasında lağımcıolarak mesai listesindeki belirtilen sürelerde çalışmış ve 04.07.1967 de de işten ayrıldığı dosya kapsamından anlaşılmaktadır.Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasa'nın 18. maddesi ve buna bağlı Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğünün 63. maddelerine göre; bir işverenin çalıştırdığı işçide meydana gelen meslek hastalığından sorumlu tutulabilmesi için hastalığın sözü edilen Tüzük'de gösterilen yükümlülük süresinde meydana çıkması gerekir.Yükümlülük süresi ise, sigortalının meslek hastalığına sebep olan işinden fiilen ayrıldığı tarih ile meslek hastalığının meydana çıktığı tarih arasında geçecek azami süre olarak tanımlanır.Ne var ki, meslek hastalığının klinik ve laboratuvar bulgularıyla kesinleştiği ve meslek hastalığına yol açan etkenin,işyeri koşulları ile kanıtlanması durumunda meslek hastalığı listesinde ki yükümlülük süresinin aşılması söz konusu olsa bile, Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulunun onayına bulunması halinde, işverenin sorumluluğuna gidilebilir.Dava konusu olayda ise davacı işçinin, 1967 yılında davalı işverenin işinden fiilen ayrıldığı ve Almanya'ya çalışmaya gittiği tesbit edilen meslek hastalığının ise 1986 yılında meydana çıktığı anlaşılmaktadır.Şu duruma göre, öncelikle meslek hastalığı ile davalı işverenin işyeri arasındaki uygun neden sonuç bağı gereğince yükümlülük süresinin uzatılıp uzatılmayacağının sosyal sigortalar Kurumu Yüksek Sağlık kurulunca karara bağlanması gerekir.Mahkemenin bu yöne ilişkin de işlem yapmamış olması da usul ve yasaya uygun değildir. Mahkemece, yukarıda iki bent halinde açıklanan biçimde işlem yapmaksızın eksik inceleme ve araştırma ile sonuca gitmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.O halde,davalının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 21.12.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.