MAHKEMESİ: Kaynarca Asliye Hukuk (İş)MahkemesiTARİHİ: 27/10/2005NUMARASI:85-70Davacılar murisinin davalı işveren nezdinde çalıştığı sürelerin tespitine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir.Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.Davacı; ölen eşi Y.K.'nın davalıya ait inşaat işyerinde 2003 yılı Mayıs ayından Kasım ayına kadar çalıştığının tesbitini istemiştir.Mahkemece istemin reddine karar verilmiştir.Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasa'nın 79/10. maddesinde, bu tür hizmet tesbit davasının kanıtlanması yönünden özel bir yöntem öngörülmemiştir. Kimi ayrık durumlar dışında, resmi belge veya yazılı delillerin bulunması, sigortalı sayılması gereken sürelerin saptanmasında güçlü delil olmaları itibariyle sonuca etkili olurlar. Ne varki bu tür kanıtların bulunmaması, salt bu nedene dayalı istemin reddine neden olamaz. Bordro tanıkları; komşu işyeri sahipleri veya burda çalıştığı tesbit edilen tanık anlatımları ile sonuca gitmek olanaklıdır. Somut olayda; davacının davalıya ait inşaat işyerinde çalıştığı, mahkemece re'sen saptanmış komşu bina sakini beyanı ve diğer tanık anlatımları ile ispatlanmıştır. Her ne kadar aylık çalışma süresinin belirlemesinde davacı iddiası ile tanık beyanları arasında çelişki mevcut ise de; çalışmanın talep doğrultusunda en azından 15'er gün üzerinden gerçekleştiğinin kabulü gerekirken aksi düşüncelerle çalışmanın olmadığı yönündeki saptama hatalı olmuştur.Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular dikkate alınmadan; davalı işverenin işyerini davalı Kuruma bildirmemesinin sorumluluğunu işçiye yükletilmesi, ve kamu tanıklarının beyanlarına varsayıma dayalı olarak; itibar edilmemesi suretiyle; çalışma olgunun ispatlanamadığından bahisle davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.O halde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 19.12.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.