Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 156 - Karar Yıl 2008 / Esas No : 2532 - Esas Yıl 2007
Mahkemesi : Çanakkale Asliye Hukuk (İş) MahkemesiTarih : 3.11.2006No : 621-448Davacı, 20.4.1982-20.8.2005 tarihleri arasında Bağ-Kur sigortalısı olduğunun ve yaşlılık aylığına hak kazandığının tespitine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.Dava,davacının 20.04.1982-20.08.2005 tarihleri arasında Bağ-kur sigortalısı olduğunun ve 20.08.2005 tarihinden itibaren yaşlılık aylığına hak kazandığının tesbiti ile ,birikmiş aylıklarının faiziyle birlikte dravalıdan tahsili istemine ilişkindir.Mahkemece,davanın kabulüne, davacının 20.04.1982-20.08.2005 tarihleri arasında 25 günlük sürede sigortalı olduğunun tesbitine karar verilmiştir.Davacının yaşlılık aylığına hak kazandığına ilişkin talebi .kararın gerekçe kısmının son paragrafında değerlendirilerek, 01.09.2005 tarihi itibari ile yaşlılık aylığına hak kazandığının tesbitine karar verilmesi gerektiği belirtildiği halde ,hüküm fıkrasında bu konuda olumlu veya olumsuz bir karar verilmediği anlaşılmaktadır.HUMUK’nun 388.maddesinin son fıkrası gereğince hüküm sonucu kısmın da,gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin ,istek sonuçlarından her biri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların ,mümkünse sıra numarası altında birer birer ,açık,şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde belirlenmesi gerekmektedir. Anılan usul hükmü gereğince, davacının yaşlılık aylığı ile ilgili, istemine ilişkin olarak kararın hüküm kısmında olumlu veya olumsuz bir karar verilmesi gerekirken sadece davacının sigortalılık süresinin tesbitine ilişkin talebi hakkında karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir. O halde ,davalı kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli,ve karar bozulmalıdır. SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, 15.1.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.