Mahkemesi : Ankara 15. İş MahkemesiTarih : 22.02.2006No : 1872-39Davacı, 2147 sayılı Yasa'ya göre talep tarihi itibariyle yaşlılık aylığına hak kazandığının ve yaşlılık aylığının bu tarihten itibaren bağlanması gerektiğinin tesbitine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir.Hükmün, taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davalı Kurumun tüm temyiz itirazlarının reddine,2-Davacı vekilinin temyiz itirazlarına gelince;Dava, davacının 2147 sayılı Yasa'ya göre yurt dışında çalışmama ve yurda kesin dönüş yapma şartı aranmaksızın talep tarihini takip eden aybaşından geçerli yaşlılık aylığına hak kazandığının tespitine ve aylıklarının ödenmesine karar verilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece yazılı tahsis talebi bulunmadığından davanın reddine karar verilmiştir.Mahkemece davacının sicil dosyası kurumdan istenilmiş olup SSK Sigorta İşleri Genel Müdürlüğü Yurtdışı İşçi Hizmetleri Daire Başkanlığının 2.11.2005 havale tarihli yazısında davacının sicil dosyasının tüm aramalara rağmen arşivde bulunamadığından yeniden tekemmül ettirildiğinde yazı gereğinin yapılacağı bildirilmiştir. Davacı tarafta tahsis talep dilekçelerini Yurt Dışı İşçi Hizmetleri Daire başkanlığına verdiklerini iddia ettiklerine göre davacının tahsis talep dilekçesinin adı geçen Daire Başkanlığı tarafından alınıp alınmadığının tespiti için evrak kayıt defterleriyle yeniden ihya edilen sicil dosyasının getirtilmesi ve SSK Tahsisler Dairesi Başkanlığından da sorularak bir sonuca ulaşılması bu araştırmalarla bir sonuca ulaşılmadığı taktirde dava tarihinde başvurmuş olduğu kabul edilerek yaşlılık aylığı koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediği değerlendirilip bir karar verilmesi gerekir. Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.O halde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine,14.12.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.