Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 15271 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 13760 - Esas Yıl 2016





MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Davacı, murisinin iş kazası sonucu ölümünden doğan maddi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, görevsizliğine karar vermiştir.Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. K A R A RDava, davacının murisinin vefatı ile sonuçlanan zararlandırıcı olay nedeniyle maddi tazminat talebine ilişkindir.Mahkemece görevsizlik kararı verilmiştir. Dosyadaki kayıt ve belgelerden,davacının oğlu ....'ın İran'ın Tahran şehrinde 05.08.2012 tarihinde inşaatten düşerek vefat ettiği, Sosyal Güvenlik Kurumunun 02.09.2015 tarihli inceleme raporunda ,işveren olduğu tespit edilen..... AŞ'nin ayrı bir tüzelkişiliği olmasından ve TC dışında ayrı bir ülkenin kanunlarına tabi olarak kurulmasından dolayı ..... AŞ'nin 5510 sayılı Yasanın 11.maddesi anlamında bir işyeri olmadığı,kazalı müteveffanın 5510 sayılı Yasanın 4.maddesi anlamında sigortalı sayılamayacağı ve .....'ın 05.08.2012 tarihinde İran'da çalıştığı sırada yaşamına son veren olayın 5510 sayılı Yasanın 13.maddesine göre iş kazası sayılamayacağının belirtildiği anlaşılmaktadır.Mahkemece ,Kurumun 02.09.2015 tarihli raporuna dayanılarak olayın iş kazası sayılamayacağı, Asliye Hukuk Mahkemesinin davaya bakmaya görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanmayan zararın ödetilmesine ilişkin davalarda (tazminat davaları) zararlandırıcı sigorta olayının iş kazası niteliğinde olup olmadığı öncelikle Kurum tarafından tespit olunacak bir husustur. Bir olayın iş kazası olup olmadığının açık bir şekilde ortaya konulması, zararlandırıcı olaya dair yapılacak yargılamada mahkemelerin görevine ilişkin neticelerinin de bulunması nedeniyle önemli olup , olayın iş kazası olup olmadığına dair ihtilaf öncelikle Kurumun yapacağı tahkikata, sonrasında ise tarafların açacağı tespit davalarının neticesine bağlı olarak tazminat davalarında öncelikle çözümü gereken bir husustur. Kurumun bir olayı iş kazası kabul etmemesi durumunda ilgililer, işverenin yanında Kurumu da hasım göstererek iş kazası tespit davası açabilirler. Bunun yanında aksine olarak Kurumun bir olayı iş kazası kabul etmesi halinde ise ilgililer Kurumu da hasım gösterecekleri bir dava ile yine olayın iş kazası olmadığının tespitini her zaman mahkemelerden isteyebilirler. Somut olayda, Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından olayın iş kazası olarak kabul edilmediği anlaşılmaktadır.Yapılacak iş, davacıya, Sosyal Güvenlik Kurumu ve ... AŞ yönünden “iş kazasının tespiti” davası açması için önel vermek, tespit davasını bu dava için bekletici sorun yaparak çıkacak sonuca göre bir karar vermektedir. Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde görevsizlik kararı verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O halde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine 19.12.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.