Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 15234 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 19805 - Esas Yıl 2014
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk ( İŞ) MahkemesiDavacı, davalılardan işverene ait işyerinde 04/06/2010- 03/10/2012 tarihleri arasında geçen çalışmalarının tespitine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.Hükmün davalılardan kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. K A R A R Dava, davacının davalı işyerinde 04.06.2010-03.10.2012 tarihleri arasında çalıştığının tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece istemin kabulüne karar verilmiştir. Uyuşmazlık nitelikçe 506 sayılı Yasanın 79. maddesinden kaynaklanan davalı işyerinde geçen ve kuruma bildirilmeyen hizmet süresinin tespitine ilişkindir. Bu tip hizmet tespiti davaları için özel bir ispat yöntemi öngörmemiş ise de davanın niteliği kamu düzenini ilgilendirdiği ve bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi gerektiği Yargıtay'ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş içtihadı gereğidir. Bu tür davalarda öncelikle davacının çalışmasına ilişkin belgelerin işveren tarafından verilip verilmediği yöntemince araştırılmalıdır. Bu koşul oluşmuşsa işyerinin gerçekten var olup olmadığı kanun kapsamında veya kapsama alınacak nitelikte bulunup bulunmadığı, işin niteliği, sürekli veya sezonluk nitelikte olup olmadığı eksiksiz bir şekilde belirlenmeli daha sonra çalışma olgusunun varlığı özel bir duyarlılıkla araştırılmalıdır. Çalışma olgusu her türlü delille ispat edilebilir ise de çalışmanın konusu niteliği başlangıç ve bitiş tarihleri hususlarında tanık sözleri değerlendirilmeli, dinlenen tanıkların, davacı ile aynı dönemlerde işyerinde çalışmış ve uyuşmazlık konusu dönemi kapsar biçimde çalışmaları işverenin resmi kayıtlarına geçmiş bordro tanıkları ya da komşu işverenlerin aynı nitelikte işi yapan ve bordrolarına resmi kayıtlarına geçmiş çalışanlardan seçilmesine özen gösterilmelidir. Bu tanıkların ifadeleri ile çalışma olgusu hiçbir kuşku ve duraksamaya yer vermeyecek şekilde belirlenmelidir. Dosyadaki kayıt ve belgelerden, davacının davalı işyerinde kamyon şoförü olarak çalıştığının iddia edildiği, davacıya ait hizmet cetvelinde 06.04.2010-20.01.2010 tarihleri arasında dava dışı 1073062 sicil numaralı işyeri tarafından tam, 14.02.2011-14.04.2011 tarihleri arasında 1068034 sicil numaralı işyeri tarafından tam, 06.05.2011-20.10.2011 tarihleri arasındadava dışı 1011893 sicil numaralı işyeri tarafından tam, 21.10.2011-11.07.2012 ile 12.07.2012- 2012/9 tarihleri arasında dava dışı 1014097 sicil numaralı işyeri tarafından tam hizmet bildiriminde bulunulduğu, davalı şirketin işyeri dosyası ve dönem bordroları ile 1068034 sicil numaralı işyerine ait işyeri dosyanın getirtilmediği, tanık beyanlarının alındığı anlaşılmaktadır. Somut olayda, nizalı dönem içerisinde birçok dava dışı işyerinde çalışması olduğu görülen davacının, davalı işyeri ile bu işyerleri arasında bağlantı olup olmadığı araştırılmadan, bu işyerlerindeki çalışmaların tümünü kapsayacak şekilde davalı şirket nezdinde çalıştığına karar verilmesi hatalı olmuştur. Yapılacak iş; davalı işyeri ile ... sicil numaralı işyerine ait işyeri dosyasını getirtmek, davacı adına bildirimde bulunan tüm işyerleri ile davalı işveren arasında fiili veya hukuki bağlantı bulunup bulunmadığını belirlemek, eğer aralarında bağlantı varsa bu işyerlerinin nizalı döneme ilişkin dönem bordrolarını Kurumdan getirtip, bordro tanıklarını resen tespit edip dinleyerek, gerekirse Kurum, vergi dairesi, belediye ve emniyet müdürlüğü gibi kamu kurumları aracılığıyla tespit edilecek komşu işyerlerinin işverenleri veya bu işverenlerin resmi kayıtlarına geçmiş çalışanlarının beyanlarına başvurarak fiili çalışmayı belirlemek,tüm deliller birlikte değerlendirilerek elde edilecek sonuca göre karar vermekten ibarettir. Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O halde, davalı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.. SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 01.07.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.