Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 15136 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 9834 - Esas Yıl 2016





MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Davacı, prim itiraz komisyonunun kararının iptali ile tahakkuk ettirilen prim ve gecikme zammının iptal ve terkinine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.Hükmün taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. K A R A R 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davacı vekilinin tüm; davalı Kurum'un ise aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine, 2-Dava, prim itiraz komisyonu kararının iptali ile tahakkuk ettirilen 141.979,79 TL prim borcu ve gecikme zammının iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile “re'sen tahakkuku yapılan 2001/3 ile 2005/3 ( dahil ) sigorta primi alacakları ve buna bağlı gecikme zammının zamanaşımına uğradığının tespitine, fazlaya ilişkin istemin reddine” karar verilmiştir. Uyuşmazlık, tahsil zamanaşımı süresi ve hangi tarihten itibaren işlemeye başlayacağı, 5510 sayılı Yasa'nın 93. maddesinde yer alan ve mahkeme kararı ile doğan Kurum'un prim ve diğer alacaklarında zamanaşımının mahkeme kararının kesinleşme tarihinden itibaren işlemeye başlayacağına yönelik kuralın somut olaya uygulanıp uygulanmayacağı noktalarında toplanmaktadır. Kurum'un süresi içerisinde ödenmeyen prim ve diğer alacaklarının tahsil zamanaşımı, alacağın doğduğu tarihte yürürlükte bulunan kurallara göre belirlenir. 5754 sayılı Yasa'nın 56. maddesi ile değişik 5510 sayılı Yasa'nın 93/2. maddesine göre " Kurumun prim ve diğer alacakları ödeme süresinin dolduğu tarihi takip eden takvim yılı başından başlayarak on yıllık zamanaşımına tâbidir. Kurum'un prim ve diğer alacakları; mahkeme kararı sonucunda doğmuş ise mahkeme kararının kesinleşme tarihinden, Kurum'un denetim ve kontrolle görevli memurlarınca yapılan tespitlerden doğmuş ise rapor tarihinden, kamu idarelerinin denetim elemanlarınca kendi mevzuatı gereğince yapacakları soruşturma, denetim ve incelemelerden doğmuş ise bu soruşturma, denetim ve inceleme sonuçlarının Kurum'a intikal ettiği tarihten veya bankalar, döner sermayeli kuruluşlar, kamu idareleri ile kanunla kurulmuş kurum ve kuruluşlardan alınan bilgi ve belgelerden doğmuş ise bilgi ve belgenin Kurum'a intikal ettiği tarihten itibaren, zamanaşımı on yıl olarak uygulanır. Bu alacaklar için 89 uncu madde gereğince hesaplanacak gecikme cezası ve gecikme zammı, 88 inci maddede belirtilen ödeme süresinin son gününü takip eden günden itibaren uygulanır." Dosyadaki kayıt ve belgelerin incelenmesinden; resen prim tahakkukuna sebep olan .... 11. İş Mahkemesi'nin 27/12/2012 tarihli 2010/726 Esas ve 2013/941 sayılı kararı ile dava dışı ....u'nun 15/03/2001-22/06/2008 tarihleri arasında davacı şirkete ait işyerinde çalıştığının tespitine hükmedildiği, verilen kararın Yargıtay 10. Hukuk Dairesi'nin 12/05/2014 tarihli 2014/6257 E ve 2014/10522 K sayılı ilamı ile onanarak 12/05/2014 tarihi itibari ile kesinleştiği, bunun üzerine Kurum tarafından 01/04/2015 tarihli yazı ile davacı şirket aleyhine açılan işçilik alacağına ilişkin davanın kesinleşmesi sebebi ile davalı kurum tarafından ek prim tahakkuku gerçekleştirilmiş olup 23.200,44 TL prim, 105.663,43 TL gecikme zammı, 2.204,40 TL işsizlik sigortası primi, 10.911,52 TL gecikme zammı olmak üzere toplam 141.979,79 TL borcun 1 ay içinde ödenmesinin gerektiği hususunun davacıya bildirildiği, davacının kendisine tebliğ edilen Kurum işlemine karşı 21/04/2015 tarihinde itiraz ettiği, Kurum'un 30/04/2015 tarihli 2015/26 sayılı Prim Komisyon Kararı ile davacının itirazının yerinde görülmeyerek reddolunduğu, Komisyon kararının davacıya 26/05/2015 tarihinde tebliğ edildiği, eldeki davanın 03/06/2015 tarihinde, süresinde açıldığı anlaşılmaktadır. Somut olayda, tahsil zamanaşımı süresinin başlayacağı tarihin alacağın doğduğu mahkeme kararının kesinleşme tarihi olan 12/05/2014 tarihinden itibaren, yürürlükte bulunan 5510 sayılı Yasa'nın 93/2. maddesi hükmüne göre değerlendirilmesi gerekir iken ve bu doğrultuda 03/06/2015 dava tarihinde tahsil zamanaşımı dolmadığından davanın reddine karar verilmesi gerekirken Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular nazara alınmaksızın davanın kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 15.12.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.