MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Davacı, davalılardan işverenlere ait işyerinde 10.03.1996-11.04.1998 tarihleri arasında geçen çalışmalarının tespitine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.Hükmün taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. K A R A R1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillere,kanuni gerektirici sebeplere göre davalı Kurum ve davalı işyeri vekillerinin tüm, davacı vekilinin ise aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki sair temyiz itirazlarının reddine,2- Dava, davacının davalılara ait işyeri nezdinde 10/03/1996-11/04/1998 tarihleri arasında sürekli ve kesintisiz geçen hizmetinin tespiti istemine ilişkindir.Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile “... 1997/3. Dönem 6 gün süre ile davalı şirkete ait 11018765 tescil nolu iş yerinde günün asgari ücreti ile çalıştığının tespiti ile, bu iş yerinden bildirilen sürelere eklenmesine, tespit talebinin geriye kalan kısmının reddine” şeklinde hüküm kurulmuştur.Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasa'nın 79/10. ve 5510 sayılı Yasa'nın 86/9. maddeleri bu tip hizmet tespiti davaları için özel bir ispat yöntemi öngörmemiş ise de, davanın niteliği kamu düzenini ilgilendirdiği ve bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi gerektiği Yargıtay'ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş içtihadı gereğidir. Bu tür davalarda öncelikle davacının çalışmasına ilişkin belgelerin işveren tarafından verilip verilmediği yöntemince araştırılmalıdır. Bu koşul oluşmuşsa işyerinin gerçekten var olup olmadığı kanun kapsamında veya kapsama alınacak nitelikte bulunup bulunmadığı eksiksiz bir şekilde belirlenmeli daha sonra çalışma olgusunun varlığı özel bir duyarlılıkla araştırılmalıdır. Çalışma olgusu her türlü delille ispat edilebilirse de çalışmanın konusu, niteliği, başlangıç ve bitiş tarihleri hususlarında tanık sözleri değerlendirilmeli, dinlenen tanıkların davacı ile aynı dönemlerde işyerinde çalışmış ve işverenin resmi kayıtlara geçmiş bordro tanıkları yada komşu işverenlerin aynı nitelikte işi yapan ve bordrolarına resmi kayıtlarına geçmiş çalışanlardan seçilmesine özen gösterilmelidir. Bu tanıkların ifadeleri ile çalışma olgusu hiçbir kuşku ve duraksamaya yer vermeyecek şekilde belirlenmelidir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 16.9.1999 gün 1999/21-510-527, 30.6.1999 gün 1999/21-549-555- 3.11.2004 gün 2004/21- 480-579 sayılı kararları da bu doğrultudadır.Dosyadaki kayıt ve belgelerden; 01/10/1997 tarihli işe giriş bildirgesinin davacı adına davalı ......Turizm İnşaat Mim.Müh. San.Tic.Ltd.Şti' ünvanlı işyerince düzenlenmek suretiyle Kurum kayıtlarına intikal ettiği, yargılama esnasında bildirge üzerindeki imzanın davacının el ürünü olduğuna dair alınan bilirkişi raporunun dosyaya sunulduğu, davacıya ait hizmet cetvelinde 01/10/1997 tarihinden itibaren toplam 2636 günlük hizmetin davacı adına Kurum'a bildirildiği, ihtilaf konusu dönem içerisinde 01/10/1997- 15/11/1997 tarihleri arasında ... tescil no lu davalı .....Turizm İnşaat Mim.Müh. San.Tic.Ltd.Şti'nden 39 günlük, 15/11/1997- 01/04/1998 tarihleri arasında 11020550 tescil nolu dava dışı... ünvanlı işyerinden80 günlük davacı adına hizmet bildiriminde bulunulduğu, davacının yargılama esnasında 05/02/2015 tarihli celsede verilen süre sonrasında 18/02/2015 tarihli dilekçesi ile dava dışı ... nezdinde geçen hizmetlerinin iptali için dava açmayacağını belirttiği, 01/07/1997-31/05/2002 tarihinde davalı işyerinin Yasa kapsamına alınmış olduğu, davalı işyerine ait 1997/2-3 ve 1998/1 dönem bordrolarının getirtildiği, duruşmalarda bordrolu dönem tanığı da olan davacı tanıklarının dinlendiği anlaşılmaktadır.Somut olayda; dosya kapsamı toplanan delillerden ve özellikle duruşmalarda dinlenen tanık beyanlarından davacının davalı işyeri nezdinde geçen çalışması sabit olup Mahkemece ilk işe giriş bildirgesinin verildiği tarih göz önünde bulundurularak yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde sonuca gidilmesi hatalı olmuştur. Yapılacak iş, davalı işyerinin Kanun kapsamına alındığı tarih olan (01/07/1997) tarihinden öncesinde de işyerinin faal ve kapsama alınabilecek nitelikte olup olmadığını işyerine ait ticaret sicil kaydı, vergi kaydı, elektrik, su, doğalgaz faturaları ile araştırmak, Belediye, zabıta aracılığıyla davalı işyerinin hangi tarihlerde faal olduğunu tespit etmek ve sonucuna göre davacının davalı işyeri nezdinde geçen çalışmaları ile Kurum'a eksik olarak bildirilen hizmet sürelerinin tespitine karar vermekten ibarettir. O halde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, aşağıda yazılı temyiz harcının davalılardan... Petrol Oto İnş. Tic. Ltd. Şti. ve ...'a yükletilmesine,24/11/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.