MAHKEMESİ :İş MahkemesiDavacı, davalılardan işverene ait işyerinde 19/12/2002-01/03/2010 tarihleri arasında geçen çalışmalarının tespitine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir.Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. K A R A R 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine,2- Dava, davacının 19.2.2002 - 1.3.2010 tarihleri arasında davalı işverene ait işyerinde geçen ve Kuruma bildirilmeyen sigortalı çalışmalarının tespiti istemine ilişkindir.Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş ise de bu sonuca eksik araştırma ve inceleme ile gidilmiştir. Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasa'nın 79/10. ve 5510 sayılı Yasa'nın 86/9. maddeleri bu tip hizmet tespiti davaları için özel bir ispat yöntemi öngörmemiş ise de, davanın niteliği kamu düzenini ilgilendirdiği ve bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi gerektiği Yargıtay'ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş içtihadı gereğidir. Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davalı işyerinin 2.1.1998 tarihinde 506 sayılı Kanun kapsamına alındığı, davacı adına davalı işyerinden 19.12.2002 tarihinde işe giriş bildirgesinin verildiği, davalı işyerinden davacının 19.12.2002 – 31.5.2005 tarihleri arasındaki çalışmalarının tam, 1.6.2005 - 18.2.2010 tarihleri arasındaki çalışmaların her ay 15 gün olarak bildirildiği, 2005 yılı 9. ayda bildirilen çalışma olmadığı, davacı ile davalı işveren arasında imzalanan 1.6.2006 tarihli anlaşma uyarınca, davacının ayda 15 gün 12.00-20.00 arasında çalışacağının belirtildiği, davacının 1.3.2010 tarihinden itibaren işini terk ettiğine dair tutanaklar tutulduğu ve davalı işveren tarafından davacıya ihtarname çekildiği, davacı ve davalı tarafından gösterilen tanıkların beyanlarının çelişkili olduğu anlaşılmaktadır. Yapılacak iş, dosyada mevcut dönem bordrolarından, resen ihtilaflı dönemin tamamında kayıtlı ve tarafsız tanıklar saptanarak bunların bilgilerine başvurmak, bordolarda adı geçen kişilerin adreslerinin tespit edilememesi veya beyanları ile yetinilmediği takdirde, Sosyal Güvenlik Kurumu, zabıta, maliye, meslek odası aracılığı ve muhtarlık marifetiyle işyerine o tarihte komşu olan diğer işyerlerinde uyuşmazlık konusu dönemde çalıştığı tespit edilen kayıtlı komşu işyeri çalışanları; yoksa işyeri sahipleri araştırılıp tespit edilerek çalışmanın niteliği ile gerçek bir çalışma olup olmadığı yönünde yöntemince beyanlarını almak ve gerçek çalışma olgusunu somut ve inandırıcı bilgilere dayalı şekilde kanıtladıktan sonra sonucuna göre karar vermekten ibarettir. Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.O halde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 29/01/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.