MAHKEMESİ :İş MahkemesiDavacı, eksik bağlanan emekli aylığının yeniden hesaplanarak maaş fark alacaklarının ödenmesine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. K A R A R Dava, davacının yurt dışı borçlanmasının 01.02.1978 tarihinden itibaren yapılmış sayılması ve buna göre yaşlılık aylığı miktarının yeniden tespiti ile maaş farklarının ödenmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulü ile davacının yurt dışı borçlanması olarak ödediği bedelin 01.02.1978 tarihinden itibaren 5003 gün olarak kayıtlara tesciline,emekli aylıklarının buna göre 01.07.2013 tarihinden itibaren yeniden hesaplanmasına ve aradaki farkın davacıya ödenmesine,bundan sonraki emekli aylıklarının da buna göre ödenmesine,aksi kurum işleminin iptaline karar verilmiştir. Davacı 31.12.2012 tarihli yurt dışı borçlanma talep dilekçesi ile 1978 ile 2006 arası 9000 gün borçlanma talebinde bulunmuş olup,Kurumca 01.02.1978-15.10.2005 tarihleri arası 9000 gün karşılığı 90.288,00 TL borçlanma tahakkuk cetveli davacıya tebliğ edilmiştir.Davacı 10.06.2013 tarihinde 5003 gün karşılığı borçlanma bedeli ödemiştir. Davacıya 01.07.2013 tarihinden geçerli yaşlılık aylığı bağlanmıştır. Aylık bağlama aşamasında borçlanmaya konu süre, davacının kısmi ödemede bulunmasına göre 23.11.1991-16.10.2005 yıllarına mal edilmiş olup bağlanan yaşlılık aylığı miktarı 951,20 TL dir. Yargılama aşamasında alınan bilirkişi raporunda, davacının borçlanmasının 01.02.1978 den itibaren 5003 gün olarak kabul edilmesi halinde davacıya 01.07.2013 tarihinde ödenmesi gereken aylığın ek ödeme hariç 1.122,54 TL olacağı belirtilmiştir. 3201 sayılı Kanun'un 5' inci maddesinin 1' inci fıkrasına göre Kurumca yapılan borçlanma tahakkuk işlemi yerinde olduğu gibi Kurumca düzenlenen borçlanma cetvelindeki süreye ait borçlanma bedelinin herhangi bir ihtirazi kayıt konulmadan ödenmesi karşısında eldeki davanın reddi gerekirken kabulü usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O halde, davalı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 14.11.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.